topla gökyüzündeki yıldızları
hadi bir mucize yap bana
çekip çıkar düştüğüm kuyulardan
göster yüzünü her sabah
düşleyemediklerimi yaşat bana
fısıltılarla anlat en korkunç hikayeleri
sözlerin ardındaki ateşi gördüm çoğu zaman
gördüm ve suçlu bulundum
isteri yapmıyordum bunu ama görüyordum
oysa hep cenneti arardım
ve kimsenin yanına kalmasın diye
bu yakıcı cehennem çığırtkanlığı
ruhumda kaynayan kara kazanlara inat
umut yetiştiriyorum
çiçekleri açıyor satırlarımın
yarınlara şiirler yazıyorum
penceremden bekleyerek ufukların turuncusunu
güneşin doğarken sancılarını çekiyorum
AŞK TÜKETİYORDU
Anlatılmaz bir aşktı bu
ne kalemler vardı yazmaya
ne ifadeye yetecek sözcükler...
üç mum yaktım
birde sigara...
alevin kızıllığında
dumanın griliğinde
odamın her köşesindesin
saçlarının siyahında gezinen beyaz ellerim
dudakalrından kalbine akan sıcak nefesimle
her zerrende..kanında..damarlarında dolaşmak
sen olmak istediğim
hiç bitmeyen saniyelerin
günlere,haftalara dönmesi ne zordur
senin saçların ne kadar da siyahtı
ay'ın yüzünü gizlediği gece gibi...
savurduğunda onları rüzgar
sen kokardı her nefesim
yüzünü mahsun ve dingin gördüğüm nadirdi
hep hırçın herşeye hazırlıklı hep sertti bakışların
SABAH...
gözlerime uyku girmez
seni düşünüyorsam
sözcükler dilime gelir de
bir türlü konuşamam
CENAZE TÖRENİNDE BAYKUŞ ŞARKILARI
H ayallerin karanlık kuyulara gömüldüğü
ve gözyaşlarımın ıslattığı
beton mezarlar önündeyim
kanımı donduran bu cenaze marşları eşliğinde
BU SANA VE SON...
sen gittin gideli
hayat anlamlı gelmiyor eskisi kadar!
ardından döktüğüm gözyaşları
ruhumu boğmaya yetti.
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!