Bir asansör düşer, "Cemal Süreya"’nın kırık kalbinden
İçinde: çıplak bir mürekkep lekesi ve o kadın…
Edip Cansever"’in masasında unutulmuş bir kahve,
Buz tutmuş fincanın dibi...
Akşam, "Turgut Uyar"’ın cebinden çalınmış bir jeton.
Telefon kulübesi konuşur: Dilinde "Ece Ayhan"’ın sustuğu sözcük.
Çocukluk, o derin ırmak çağrısı
O masal dağında ünleyen gazal
Güz ve hasret yüklü akşam bulutu
Güz ve güneş yüklü saman kağnısı
Babamdan duyduğum o mahzun gazel
Ahengiyle dalgalandığım harman
Devamını Oku
O masal dağında ünleyen gazal
Güz ve hasret yüklü akşam bulutu
Güz ve güneş yüklü saman kağnısı
Babamdan duyduğum o mahzun gazel
Ahengiyle dalgalandığım harman
Bu şiir ile ilgili 0 tane yorum bulunmakta