Hatıralarla avunmak yetmiyor artık bana,
'Şimdi' yi, 'doğru' yu yaşamak istiyorum,
Koklamak, tadına varmak istiyorum,
Yapamıyorum,
Kendimi istiyorum.
Bir labirentte kaybolmuşcasına,
Gökkubbe neden mavi olsun ki
Çevrelensin simsiyah bir çerçeve ile
Bembeyaz akan ırmak
Suladığı çam ormanı
Karalara bürünsün
Mor bulutlar sarsın her tarafı
Belki tan yerinde ağarır
Belki günbatımında dağlanır
Belki bir saksıda olur toprak
Belki bir musluğun başında don lastiği
Eskilerin damlatmasın diye bağladıkları
Belki yol ortasında ezilmiş bir köpekçik
Hatıralar içimde hep sızlayacak
Aklıma ilk öpüştüğümüz an geldiğinde
Masumane ve de çocuksu
Hala öyleyim merak etme
Tek bir farkım varsa şayet
O da sana etmiş olduğum ihanet.
Karalar giymiş bir deliyim bu dünyada,
Herşeye el atan, ön plana çıkan,
'Ne olacak, sonu nereye varacak?' diye sormadan,
Ölümcül bir hastalığa yakalanmış,
Kurtulmaya imkanı olmayan,
Karalar giymiş bir deliyim bu dünyada.
Hoş geldin hayatıma
Yeni bir sevda başladı anında
Uzaktan uzağa bakmaz oldum sana
Yanımdasın şu anda
Her şeyinle hissediyorum seni
Başucumda
Ruyalarda ölmek ne demek bilir misiniz?
Ankebut çöker de üzerimize,
Nefes alamayız,
Geçmişin hesabına dalarız,
Ve nedendir ki bilinmez,
Hep kötü anılar gelir aklımıza,
bir tas çorba
bir dilim ekmek
bir kuru soğan
tarlada günebakan
harada damızlayan
yatakta nazlayan
Bir sevgiliydin sen
Ama kimin?
Çok, çok uzaklarda
Derin yalnızlıklarda
Kör karanlıklarda
Özledim
Kokunu özledim
Nevresim takımını yıkamadım o günden beri
Nevresime sinen kokunu özledim
Ben seni bir kaç günlük değil
Bir ömür sevdim
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!