Lale bilmez, rengi kimden alıyor,
Gökyüzüne bakar, yere eğilmez,
Görmez ki, dibine tezek konuyor,
Gübre olmasa, lale güzel sürmez.
*
Topraktadır, ekinin öz kuvveti,
Onda gizlidir, gıdanın hikmeti,
Çiftçi vermese, kermenin himmeti,
Kıraç tarla, altın başak getirmez.
*
Fanisin, sultanım alpim desen de,
Bir anlık emanet, o saray sende,
Azrail bekliyor, senin peşinde,
Ağaymış paşaymış, ecele yetmez.
*
Benlik denen illet, ruha perdedir,
Uçmayı isterken, hâlâ yerdedir,
O mağrur, kalbinden yoksul serdedir,
Taşkın nefse, kör inadâ söz geçmez.
*
Kıraç bayırda biten, yabani ot,
Pazarda olmuş, pek muteber bir zat,
Sanmış ki hüneri, kendinden kat kat,
Ahırdan gelmese tezek, ot bitmez.
*
Güneşte kurumuş, merada kalmış,
Kış için, özenle toplanıp konmuş,
Sobaya girecek, ateşi sanmış,
Çakmaksız, o tezek ocağı tütmez.
Kayıt Tarihi : 9.11.2025 22:43:00
Şiiri Değerlendir
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.



Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!