Ne garip olduk Yarab!.
Eldeki eskimeden, yenide gözümüz,
Ne garip olduk Yarab!.
Bir güzelse, bin kem sözümüz,
Ne garip olduk Yarab!.
Kotarır dertleri gece, kase kase önüme,
Simsiyah bir kaşık, tutuşturur elime,
Sofrada yer yok, servis tek kişilik,
Hiç görmediğim kaseler, tuhaf değişik..!
Haydi ardı sıra kaşıkla, öf!. İşin yoksa,
Anlamaz kara gece, derde yüreğin toksa,
Sen;
Fikrini değiştirme,.
Nasılsa gün gelir, ''fikir'' seni değiştirir! ...
Bildiğin bilgi, gün olur ''sildiğin'' bilgi olur,
Sildim dersin, ''izi'' kalır! ..
Bu dünya, fani dünya,
Unut diyorsun bana, zihnimdeki yüzünü,
Nasıl yok edeyim ben, aşk kör etmişken gözümü,
Yol bulamadım gözlerinden, girmek için kalbine,
Oysa nasıl muhtaçtım, tek bir sözüne bile,
O kapıdan gir dedin, gösterip imkansızın kapısını,
Verdim, geri alamam, gönlümün tapusunu,
Demlendi hüzün, gel gayrı uzaklardan,
Bu akşam parlarken yıldızlar, tutuver elimi,
Ayrılık şarkısı, dökülürken dudaklardan,
Bir kere olsun be! .. Susturuver dilimi..!
Dalgalar kızgın değil, sakin bu akşam,
İlmin bilgin yok, zannetme ki ben azım,
Amacım yermek değil, umut ola yazım,
Şairin sözünü dinle, lazımsın lazım,
Uyuyanları uyandırmaya, bir kişi yeter..!
Boş işlerle geçmez, âhir ömür sürekli,
Anarsın güzelim, hatırına alıp,
Yanarsın vefasız, ateşte kalıp,
Ağlarsın sen de, maziye dalıp,
Bir kuru albümde, bulursun beni...
Hesapsa hesap, fatura açık,
Bir tarih ve kahpelikte kinlenen, bir güruh,
Mayası bozuk, ''beşik deviren'' vicdansız ruh,
Tarihin maymunları sefil, intikam edasında,
Alçaldıkça alçalmanın, yok olama sevdasında,
Sahte tiyatro, perde önünde sesiz çığlıklar esir,
Oyun içinde oyun, şahın tahtında şapkalı vezir,
Dev gibi bir tarih, asırlık mahkum,
Zıtlar arası ahenk, dünden mahrum,
Aynalardan yansır, iki başlı uçurum,
Düşersen düş, mekan kopuk kopuktur..!
Doğmadan öç alır, doğacak bebekten,
Zaman hissedemeden, hissettirmeden önüne ne katıysa götürüyor.
Direnişin muştusu Mescid-i Aksa! ..
Musa gibi görünen ''asası'' elinden alınmış iki milyar gölge, güneş batınca kayboluyor..!
Kudüs direnirken firavunlara, kendini Musa zannedenler, öylece seyrediyor ahvali.
her şiirinizi beğenerek ve merakım törpülenerek okudum tebrik ederim yüreğinize sağlık.