Ayın karanlık yüzü gibi iki yüzlü insanlar
Bilmem ne zaman aydın olacaklar
Hangi yüz hangi bahar kadar sıcak
Gün doğmadan hep karanlık mı kalacaklar
Deniz neden bu kadar dalgalı
Sebep mi buna bir çocuk ağlamaklı
Olmuyor be!
Sevemiyoruz!
Sevsek sevilemiyoruz!
Sevsek sevilsek kavuşamıyoruz!
Kavuşsak mutlu olamıyoruz!
Mutlu olsak geçinemiyoruz!
Düşünürken yine, bir seher vakti
Gözlerim buğulandı
Ağlamaklı oldum.
Tam arz edecekken, isyan halimi
Ezanı şerifi duydum
Huzura doydum.
Herkes oynarken, o mutsuz kenarda
Yalnız başına oturuyor Dertli çocuk
Elleri dizlerine sarılmış kaldırımda
Öfkeyle etrafa bakıyor Dertli çocuk.
Oyun oynanacak, gülünecek bu yaşta
Birileri de çıksın, hikaye değil gerçekten yaşandı desin.
Köyümüze yeni bir imam atandı, bizi derinden sarstı kesin
Köye nizam getirdi, gür nidalı İslam'ı sesin
Maaş için değil, Allah c.c. rızası için yaptı desin !
Küskünleri barıştırdı, hep aracı oldu
Herkes yer üzümü
Sana layık çöpünü
Gözüne sokar sapını
Maksat iyilik desinler
Kendi oldu mu işi
Fakiri korur açı doyurur
Ana yüreğidir Devlet Dediğin!
Nizam getirir âleme duyurur
Baba bileğidir Devlet Dediğin!
Zengine peşkeş çekmez
Doğru nedir?
Bilen var mı sorayım.
Düşeyim yollara
Kaybeden varsa bulayım.
Her yol çıkıyor eğriye
Kimlere danışayım?
İnanmış bir Müslüman tanıdım
Bu kutlu ve çileli yolda ayrılmadı hiç yanından
Hayır ve infak yarışında geçilmedi hiç önünden
Onun adı Hz.Ebubekir (r.a.)
Halifelerin birincisi ve incisi
Dört büyük halifeydi İslamın göz bebeği necm-i hamisi.
Ve insan! diyorum :
Sana baktığı zaman hep şimdiki zamanı görüyor.
Bugünkü hâle gelmene sebep olan
ne geçmişini biliyor ne de o geçmişi anlamak için kafa yoruyor...
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!