İnsan, düşünen varlık olarak, yaşamı tamamen sona erdiren bir ölüm gerçeğini kabul etmek istememiş..
Bu Dünyadaki yaşamının sonlanması sonunda, ruhu ile yeni bir yaşama başlaması gerektiğine kendini inandırmak adına, kendi kendine bilinç altına baskı yapmış..
Onun içindir ki; zaaflarına yenik düşen bu tür insanlar, öbür dünyaya, ve öbür dünyaya hazırlık için, ne söylenirse söylensin, kayıtsız şartsız sorgulamaksızın, inanmak istemiş..
İşte insanların bu zaafları sömürgeci zihniyetin iştahını kabartmış.. Ve mantar gibi din tacirleri türemiş, insanların sırtından geçinen..
Örneğin; bu Dünya da düşünen beyin ise, ki hiç kuşkusuz öyledir, öbür dünyaya gideceğini zannedettiği, ruhun, (ki; ruh, sadece bir yansımadır) bedenin her yaptığından neden sorumlu tutulduğunu, sorgulama gereksinimi duymamış.
Saati mi şaşırdı bu hıyar?
Gerçi hiç saati olmadı ama
En azından birine sorar.
Cebimde bir lira desen yok,
Bu kadar kıymetli bilgiyi birarada bulmak benim için define bulmak gibi oldu.Emeğinize bilincinize sağlık.
Aynen katılıyorum Hüseyin kardeşim... Din Allah ile kul arasında olmalı... Araya çok bilenler girdikçe inan dininden soğuyor insan... Mesela oruç tutan birine teraviye gitmezse bunun bir sevabının olmadığı söylenir...Eşeğide bağlasan aç kalır oruç tutar der bu çok bilenler... Aslında bilmezler Allahın her şeyi bildiğini ve oruç tutanın niçin aç kaldığını... Niye niyet ettiğini... Bilselerdi Eşek benzetmesi yapmazlardı... Gönülden tebrikler... 10 puan+ant
Bu kadar faydalı ve değerli bir çalışmayı ayakta alkışşlarım !
Gönülden kutlarım sevgili Hüseyin hocam.
Allah bize, bizle O'nun arasına hainler girmesini nasip etmesin inşallah.
Hocam bu değerli çalışmayı, araştırmayı başka yerde de paylaşmak, yayınlamak isterim müaadeniz varsa ?
Saygılar, sevgiler.
Bu şiir ile ilgili 13 tane yorum bulunmakta