hasretinden de ölmem,
yıkılmam da şimdi ben
hiç merak etme,
sen keyfine bak...
haydi el salla sevdiğim,
daha öncekiler gibi
Hasret nedir,
Ya ayrılık,
Sılaya düşmek?
Aşk nedir,
Ya sevda,
Gurbeti sevmek?
hatıralar geziniyor
sokaklarında bu kentin...
bir serserinin cesaretiyle,
başı boş, başına buyruk...
karanlığın ve yalnızlığın,
üstüne üstüne üstelik...
"hatırlayamadım sizi" demek;
aslında
"çoktan unuttum seni" dir...
ya da
"biraz zamana ihtiyacım var,
hazır değilim böylesine
hava nasıl kışkırtıcı güzel,
gökyüzü masmavi,
güneş nasıl da parlak,
denizi hiç söylemiyorum,
dalgalarında kaybolasım var..
ve sen;
hava öyle soğuk ki;
buz tutuyor dillerim.
ama ben ateşinden,
sokaklarda çırılçıplak koşasım var...
çaresizim, şaşkınım, pusulam yok.
bu şehirden sana doğru kaçasım var.
hayali kavuşmalar yazıyorum kendime,
takvimden bir gün seçiyorum
ve o güne hazırlıyorum kendimi...
sen de en az benim kadar heyecanlısın,
fark ediyorum bunu, senin de benim gibi,
elin ayağın boşaldı boşalacak.
hayatımı yazsam;
roman filan olmaz.
ancak;
benim gibi aptallara
ders olur...
hayat ne senden
ne de benden ibaret.
o yüzden korkma,
kopacaksa kopsun kıyamet...
hayra değil böyle,
dalıp dalıp gitmelerim...
yine göç hazırlığı mı var sevgiliye?
yoksa taşınacak mı sevgili
bu sefer bu viraneye...
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!