Susma çağı Şiiri - Erhan Fuçucu

Erhan Fuçucu
4

ŞİİR


1

TAKİPÇİ

Susma çağı

şimdi fallara açılan bir yerdeyiz
ve ülke
çocuklarını diri diri yakanın koynunda
sarhoş bir cariye gibi uyumakta
-eskiden güzeldin

eskiden çığlıklarımız bastırırdı ölü sesleri
şimdiyse gazetelerde her sabah
bir kasaba peygamberinin ayetleri
karşımda anıt gibi duruyorlar
ben kafesimi yumruklarken
resmimi çiziyorlar
sabah akşam kirli mihrabında
çocuklarını azarlayan biri var

çocuklar memnunlar sıcaktan
çünkü mahrumdular hayatları boyunca
çağın alaycı sözlerine kanarak
gerçeğin acısından kaçtık
yalanın zehrini içtik
onu sevginin bir türü sanarak

heybetli değil gemimiz
denizimiz küçük amenna
ama rüzgar arkamızda ve rüyalar
ölülerimizi saklıyor hala
çoktan alıştık
sevgi sözleriyle horlanmaya
zincirlerimizi okşayarak
yaşadığımız çığlıklardan mahrum bir hayat

anılarımda çekiç sesleri
anılarımda gülüşler hayal meyal
anılarımda yaşamanın yordamı böyle değil
yoruldum
suratıma yumruk gibi inen
her küfrü bağrıma basmaktan
kasaba peygamberi ve havarileri
beni çağırıyorlar
seni de çağıracaklar
ama ansızın tek başıma da kalsam
and içtim
bu ateşi bu rüzgarlarda taşımaya

susma çağı bitti artık
çocuklara camdan kar topu atan
kindar bir kadındır susan
sürekli yanlış adreslere yollanan
halinden memnun bir hamal gibi
üst üste sırtlanan
gördüm
zalimin hayalinde yine zulüm var

kafesimden bakıyorum
diyorum nasıl kabullenebiliyorlar
bazen ölmek kolaydır kabullenmekten
ve korkuyorum dilimi anlamayacaklar
mektuplar ulaşmayacak barikatlara
öyle bir yerdeyiz şimdi
öyle bir zamanda

Ahmet
seni çağırıyorlar
Yekta
seni çağırıyorlar
Nazif
seni çağırıyorlar
evet
haykırmaya

dilsizlerin sağırlara anlattığı
pencerede bir susma çağı.

Erhan Fuçucu
Kayıt Tarihi : 4.8.2020 01:59:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!

Erhan Fuçucu