Yüreğimdeki fırtına,kök söktürüyor ciğerimde.
Ciğerime seslendim çığ kaydı,yüreğimin üzerine.
Hikâyenin eceli geldi,can çekişiyor elinde.
Sürme kalemi ileri,leke bırakıyor zeminde.
İçimdeki çığlık,umutsuz bestelendi bugün.
Sana sitemim yok,kiralık konuştun sen her gün.
Kanadı kırıldı ruhumun,bulmalı bir çalı çırpı.
Yanlış kaynarsa kemikleri,aldın sırtına ahımı.
Dizdiğin sözler tıkadı,öksürüyor bak bağlama.
Sırtına vur hemen,nefes ulaşsın bronş ve broşcuğa.
Baharatını az kattın,gece gündüz pişen yemeğe.
Lezzetini akıtırken,takılı kaldı iz süzgece.
Başını almış gidiyorsun,bense durakta beklerken.
Gözü yaşlı kalırsın şayet ben otobüse binerken.
Türküler fısıldıyor dudağın,kırların kulağına.
Farkında değilsin adımı dikiyorsun topraklara.
Kürsüde okudun canlı harfler,gözünü kırpmadan.
Geceyse başını koydun,deseni yaban yastığa.
Her heceni süsleyip,çerçeveleyip astım duvara.
Zelzele sarstı alfabeyi,uğultu düştü havaya.
Yol uza,uzayabildiğin kadar seferim yıllara.
Kaptan,sözün hastasını oturtma sakın baş koltuğa.
Alaca karanlık, sehere çok ama çok yakın lahzada.
Ardında hemen oluverir aydınlık,sense uykularda...
Edremit.
Saliha Öcal
Kayıt Tarihi : 3.10.2025 23:21:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!