Susamış güneş, yamaçlarda gezinir, erken
Bir şehrin gövdesi, kırılmış saksılar ve ben
Ürpertiyle insan öpüp, sarstığımdan yüreğimi
Ve ben öldüm öyle küçük şeyler yüzünden
Aldanmayı, her yeni buluşmayı
Hüzün sayıyorum çiçek öpmeyi, kuş koklamayı
Ben gidersem sazım sen kal dünyada
Gizli sırlarımı aşikar etme
Lal olsun dillerin söyleme ya da
Garip bülbül gibi ah-u zar etme
Gizli dertlerimi sana anlattım
Devamını Oku
Gizli sırlarımı aşikar etme
Lal olsun dillerin söyleme ya da
Garip bülbül gibi ah-u zar etme
Gizli dertlerimi sana anlattım




"BATIL ŞEYLERİ İYİCE TABİR VE TASVİR ETMEK, SAFİ ZİHİNLERİ İDLAL EDER- SAPIKLIĞA, DALALETE ATAR!" -Kelam-ı kibar-
Gerçekten de sen manen ölmüşsün birader. Çünkü gayr-i meşru zevkleri, fısk ve fücuru irtikap edip sonra da bunları takdire şayan bir matah ve marifetmiş gibi halklara duyurup reklamını yapan birisi manen ölmüş demektir.
Yükseklerden açılıp dalgalanıp salınarak ama asla ritmi düşmeyerek ilerliyor şiir.
Sonunu bilen bir şehir dervişi edasında söylemi...Güzel ,sarsıcı...
Bazen böyle vahaya düşmüş gibi oluyor insan Antoloji'de...
Bu şiir ile ilgili 2 tane yorum bulunmakta