Şükrü Toprak Şiirleri - Şair Şükrü Toprak

Ar tellala gitmiş, namus pazara
Edepten hayâdan haberin varmı
Can sürgünde, beden girer mezara
Girdiğin yuvadan haberin varmı

Beldetün Tayyıbetün Mukaddes Mi Mukaddes
Mescidi Nebevi De Namaz Kılıyor Herkes
Bedenler Tek Bir Vücut Ağızlarda Tek Bir Ses
Allah Diyelim Allah La İlahe İllallah

Ravza-İ Mutahhara’da Nebilerin Sultanı

Şu bozuk alana çürük temeli
Atanlara ceza yokmu hâkim bey
Helâlı bırakıp, namahrem eli
Tutanlara ceza yokmu hâkim bey.

Yaşamak sıkıntı, düzense bozuk

Gönül kafesinde muhabbet kuşum
Öttükçe ruhuma taze can gelir
Aşk oku saplandı yaralı döşüm
Ilgıt ılgıt yüreğimden kan gelir.

Muhabbet bağının lale nergizi

Ben kendimi nasıl tarif edeyim
Bataklı yollarda gezen gibiyim
Şaşırttım rotamı nere gideyim
Günah deryasında yüzen gibiyim

Umutsuz sevdanın düştüm peşine
Hayali bendimi yıkar giderdi
Yanıp kavrulmuşum aşk ateşine
Bir şimşek misali çakar giderdi

İnsan olup şu cihana
Geldik işte gidiyoruz
İki kapılı bir hana
Geldik işte gidiyoruz.

Ömür sayılıdır bitti

Sonsuzluk denizinde dümensiz bir gemide
Hakka doğru gidiyor git güle güle güle
Tekbir sesleri ile Kocatepe Camide
Halka veda ediyor git güle güle güle

Koca reis diyerek herkes bastı bağrına

Beni sen düşürdün aşkın narına
Ateşi suzanda yandı bu gönül
Kadehler sunmuşum meşk pınarına
Nuş edip badeyle kandı bu gönül.

Hayat penceresinden süfli aleme bakıp
Temaş ettim her yanı arşı amanlar gördüm
Seller gibi çağlayıp nice deryaya akıp
Deryalardan da öte sonsuz ummanlar gördüm

Kanatlanıp uçmaya Ummanları geçmeye