Şükrü Onur Şahade Şiirleri - Şair Şükrü ...

Şair, Eylül 1999 doğumludur. Çanakkale 18 Mart Üniversitesi Türk Dili ve Edebiyatı bölümü mezunudur.

Şükrü Onur Şahade

Çebi delik, parası bugün de uğramamış, aklı bir karış havada hiç yerinde olmamış. Borca aldığı rakı ile bana methiyeler düzerken, meteliksizliğine bakmadan dert yandı, düzenin düzensizliğinden. Dinle şair dedi:

"İmam Hatip, boş diploma ile işsiz bıraktılar,
Allah diyerek, işin içinden tek tek çıktılar.
Mağduru oynar ince bıyıklı abiler, riyakarlıktan
Liyakatsizleri fişledim, sabıkalılar yalakalıktan.

Devamını Oku
Şükrü Onur Şahade

Karşıdan ağır ağır geliyor Karabıyık. elinde bir şişe, kafasında borsalino şapka, üstünde janti bir takım elbise. Sakalları kirli ama bıyıkları her zaman ki gibi yerli yerinde. Elindeki meyi bitirip de yere düşünce, koştum tuttum kolundan hafifçe ve sordum: "Niye bu kadar içtin Karabıyık, yine derdin ne?" "Bak şair!" dedi:

Üzerimde Filistin gömleği, en kan kokan cinsten,
Üzerindeki ABD kravat farksız dar ağacındaki ipten,
Atlarınki gibi gözlüklerim diğer İslam devletlerinden,
Mimiklerimse, gerçek İslam'dan bir haber İran şeriatinden.

Devamını Oku
Şükrü Onur Şahade

Kutunun içindeki anılar güzeller ama artık ölüler.
Işığı kapatınca birden bire karşısında belirirler.
Bir gün de ruh adamın karşına bir sokakta çıkıver,
Karanlığı ikiye böl ruhu gibi ve kalbini geri ver!

Her gece tavana bir bulut çizmek ve binip gitmek,

Devamını Oku
Şükrü Onur Şahade

Olmadığın bir yer bulabilmek için çok kaçtım,
O kadar uzaklaştım ki kendimden gaibe kapıldım.
Bir türlü sığamadım bu bedene, hep sayfalara taştım,
Seni vardığım yere daima yüreğimde taşıdım.

Ruhum almış başını siktirmiş gitmiş ama sakinim.

Devamını Oku
Şükrü Onur Şahade

Ben ve insan

Sosyofobik evhama, yalnız içilmiş biralar derman,
Kalabalıklara ahım var, yaşam tekilken armağan.
Sessiz bir söyleşi, dimağımdan dilerken aman,
Çoğul sesin kakafoni işkencesi, katlime ferman...

Devamını Oku
Şükrü Onur Şahade

Acıyı anımsarım.
Suç kokan sokakların, kirlettiği bir çocuğun gözlerinde,
Eski bir külhaninin, kaytan bıyıklarının mor busesinde,
Eti dağlanmış bir oruspunun, çığlık sesinde
Ya da onu dağlayan dallamanın, okşanmamış yüreğinde...
Acıyı anımsarım, anıların canlandığı bir hayal perdesinde.

Devamını Oku
Şükrü Onur Şahade

Bir şiir parlatılır şimdi kapkaranlık memleket gecesine,
Ardından bir sigara yazılır, hasret düşer her hecesine.
Boğazda gemici düğümleri, kursakta kalmış her hevesine,
Denizin dibindeysen "cellat" dersin can veren nefesine.

Kafasının içinde bir kaç dakika, en esaslı insan cehennemi,

Devamını Oku
Şükrü Onur Şahade

Masamda pürle kağıt ve kelimelerle dolu cepler,
Şiir yazmam içinmişcesine dağ olmuş sebepler.
Unutulmuş uyumak, unutmak için kıvranılan geceler,
Başı yerde geçilmiş o uzun patika, anılar ve heceler.

Baş üstü sarkıtıyorum kendimi bir rıhtımdan aşağı,

Devamını Oku
Şükrü Onur Şahade

Bu nasıl bir güzellik tanrılardan ödünç di'mi?
Sanat yalnızca sana dair olunca övünç gibi,
Sadece seni anlatmaya çalışıyor delinin biri;
Yüzün ab-ı hayat, çevirince gördüm dibi.

Nefes alınca seni soluyan ciğerlerim güler gibi

Devamını Oku
Şükrü Onur Şahade

Yüzümde eser yok senden, artık kendini arama bende.
Saçlarımı kestim, daha da uzatmam sakallarımı.
Yüzümün kıvrımlarında sana dair mimikler yok,
Gülümsemem... Onu da götürmüş gibisin giderken.
Soğuk suyla duş alıyorum mesela, sen üşüyorsun zannediyorum hâlâ.
İçimden taşan volkanlara binaen, üşüyen yalnızca ben.

Devamını Oku