Her yangın küle döner sonra
O kadar çok o kadar çok soğur ki
Hissetmezsin üşüdüğünü;
Öyleyim.
Bir gülün dikeni gibi
Canıma batan şarkılar var
İçimdeki heyecan
yüzümdeki Güneş
bir yaz'dan ömrüme armağandır.
Sen şimdi uyu
kokun damlasın alnından avuçlarıma
bu sevişine açlığım benim
Böyle soğuk mu olurdu sahiden
Böyle yersiz zamansız yağmurlar mı yağardı
İçim içinde bir yerlerde
Yerim yurdundan ayrı
İç çekişler böyle, ah
Yangınlar böyle,
ne gündü ama...
yüreğim sereserpe
iki ağlamak arasında bir dua çıkıyordu dudaklarımdan
adını söylüyordum, adını söylüyordum, ağlıyordum
bir mevsimin can yakan sızısı ile
bir şehrin en olmadık yerinde, en yersiz caddesinde, en olmadık zamanda
Ne şarkılar var seni bana söyleyen
Kulağımda hep senin sesin
Anlatamadığım diyemediğim dökemediğim o kelimeler sensin
Şimdi uyuyor gece
Gözlerin yıldızlar ışıyor karanlığa
Meydan okuyan kalabalığa rağmen
Geldi ve gitti...
Kucağımda bir dolu özlem
ben yine kaldım.
bekleyiş ne uzun, zaman ne kısa
sırf senin yanında
fakat yine bir başka kapı
Zaten yaşıyorken insan özler mi nefes almayı
Ben böyle özlüyorum seni
Her gün isminle onurlandırdığım dizeler,
Hayaline eklediğim bir tabak var soframda
Sen belki gelirsin
Bugün olmaz belki yarın, öteki gün
Hani severdin ya çok uzak bir yerden
yakınlara doğru
yılmadan usanmadan
severdin.
kış görmemiş şehrimde karlar düşerdi geceleyin
ellerim ılık uyanırdım sabaha ben.
ben üşürken elim cebimde
penceremde buğu
adını yazıyorum
benim adım bazı öykülerde kara kalem
hiç bilemediğim bir sebepten.
ilk aşkın günü kadar
bir güzel bakış yüzünde uyur
rüyası gözlerimden akar
arzu içimde büyür
hayaletim gördüğün her sensiz halim,
insanlar arasında
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!