Soruyorum Vatansız A.bd İtlerine

ALLAHÜ EKBER KEBİYRAN EUZÜ BİKE MİNKE MİN HEMZİHİ VE NEFHİHİ VE NEFSİHİ BİSMİLLÂHİRRAHMÂNİRRAHİYM es-SELÂMÜ ALEYKÜM VE RAHMETULLAHU VE BERAKETÜHU VE RIDAÜHU EBED EN DÂİMEN
AZİZ NECİP ÜMMETİ MUHAMMED MİLLETİ İBRAHİM İZZETİ NEFSE SÂHİB OLAN MÜSLÜMAN GARDAŞLARIM!

Vasati Bin beşyüz senedir Allâhü tealânın kelâmı kadiminde müj delediği Ve canlı kelâmı kadim olan Efendimiz Sallâllahü Aleyhi ve Sellem’in“İSTANBULU FETHEDEN KUMANDAN NE GÜZEL KUMANDA NDIR, O KUMANDANIN ASKERİ NE GÜZEL ASKERDİR”buyurarak tal tif ettikleri TÜRK milletini hiçbir kimse tehdit etmemiştir edememiş tir Amu Deryayı Türk gölü yapan Barbaros bütün dünya kâfirlerine diz önünde diz çöktürmüştür Ağabeyi Hızır reis Esir düşmüştür Ve bir kolu kesilecektir kâfirlerin Hızır Reisten korktukları için ona tat bik edecekleri bir cezâdır Bu hâle vakıf olan bir seviyesiz kişi kendi sine ON BEŞ YIL HİZMET ETMEK KARŞILIĞINDA DEĞERİNİ VERECE ĞİNİ VE KOLUNU KURTARACAĞINI TEKLİF EDER Hızır Reis kabûl e der O sonradan görmede verir ücreti kolu kesilmekte, Hızır Reiside esaretten kurtarır giderler On Beş Sene Hızır Reisin işnde en ufak bir hata telakki ettimi hemen Ben almasam kolun kesilecekti der
Hızır Reis On beş sene bu izzetsizliğe sabreder müddetin bitme sine üçgün kala yine ayni lâfı söyleyince Hızır Reisin sabır küpü pa tlar Hemen eline bir Tahra alır Kolunu koyar odunun üzerine vurur tahrayı kestiği kolu alır o seviyesize al kestirmediğin kolu deyip ik ram eder ve ayrılır gider
Ey TE RE TE’yi zimmetinde tutan satılmış it sürüleri ve oraya çıkarılan nesebi gayri sahih zerzevatlar Ben Türküm Türk dostunu düşmanın iyi bilir Ve bunlara karşı nasıl muamele edeceğinide Ama r ika denilen dünkü kıristof Kolomb denilen sokak süzmesi hırsızın devşirmelerinden teşekkül eden 135 yaşındaki sığır çobanlarını ağ zıma almaktan haya ederim Yüz senedir türkiyeyi tanımayan ama piyonlarını devletin başına geçirdiğinden benim adıma yani bu topr ağın mahsulatı sahibleri Türkler adına homo ermeni rum Yahudi Hı ristiyan idareciler marifetiyle bu güne kadar istediği gibi kullandıla r Ve benide hakikati bilmiyor sanıyorlardı Şimdi Rabbül Âlemiyn iz ni inayetiyle ben idareyi ele alınca siz devşirme dönme asalakların yem borusunu tıkadığımdan bilâ mecbur kafir babalarınızla berabe
R bana karşı havlıyorsunuz varesa ama rika yoksada ama rika Ulan kâfir sürüleri haysiyetli olan türk demiyorum bir gayri müslüm bile vatanını milletini devletini korumak için her türlü fedakarlığı yapıy or yaparda Bu; düşmanlığı açık olan kâfirin kâfirlerin benim ülkem de bu hâlde nasıl nato diye bir şey olur nasıl incirlik ve benzeri şey ler halâ olur? Buna Karıncalar bile gülüyorlar Başkan doğruyu diyo r diğerleri halâ dost müttefik filan falan teranesi zırtlıyorlar Topun uzun canı cehenneme zaten onlarlasınız gideceğiniz yerinizdir ceh ennem
Ben ilk anda dedim Bu ahmaklar gaflet perdesine büründüler Münbiçte antlaşma yaptık dediklerinde Hemn bunu iptal edin yürü yün bu tavizdir bizden aldığı kâfirin diye Beni duymadılar İşte o ta vizin neticesinide göstermeğe başladı kâfirler Çünkü kaçıyordu ora da dümene aldı yoksa bitmişti Şimdi adı anılmayacak her türlü irti bat kesilmiş oldu denilecek bitti Basın yayın denilen zındıka düdük lerininde defterinin acilen dürülmesi farzı ayındır çünkü kâfiri hırla tan zırlatan bunlardır
Evet Din gardaşlarım İşte benim hakikatim ben Türküm!

SORUYORUM VATANSIZ A.B.D. İTLERİNE

Bire dönme devşirme şerefsizler şansızlar
TE RE TE’yi gasbeden mürtedin he leleri
Gâvurdan korktuğunu ilân eden dinsizler
Yahudinin maşası nasara seleleri

Millet malı olanı, kamal darviş deneni
Sattırdılar sattılar görüyorsun yeneni
Ulan varya bensenin ebcedini neneni
Peşimde pervaneydi umumen böyleleri

Beni tehdit edecek doğmamıştır dünyada
Bire nesebsiz güruh Hakk Tealâ mâ’ada
Üç kıt’a Yedi deniz benim idi, sonrada
Müfteridir düzenbaz kâfirin köleleri

Bize miras bırakan kimdi amu deryayı?
Ne bilsin kutuplardan dünyaya gelen ayı
Çıkaracağım artık ağzımdaki baklayı
Homonun hergelenden süzülen leleleri

Ben akıncılar beği Koca Memilim koca
Anana sor kim idi üstüme olan boca
Hani ne oldu Roma, nerede o koskoca?
Entrikalar merkezi bizansın seseleri?

Cenk meydanında sırtı sırta verip vuruşan
Cengin sehavetiyle kale gibi duruşan
Ahmet Mehmetdi gönül gözü ile görüşen
Şavaşın hazzı ile ayrılan kimseleri

Bilmezsiniz; diyeyim düşmanlar arkasından
Mehmedin kafasını kesti, beyin tasından
Esrarı almak için attığı tafrasından
Görünce hayret eden dost Ahmet gibileri

Baktı gövdesi yerde kâfir başını almış
Götürüyor; iş artık hikmet-i RABB’a kalmış
Can verdin bari başın verme diye yalvarmış
Duyunca başsız vücûd kalkıp gitmiş ileri

Kâfir elinde başı götürür, bak işine
Mehmet; ikiye bölmüş vurduğunda döşüne
Vücûdu kavuşunca asaletli başına
Yerine koyduğunda kestikleri bu seri

Yere boylu boyunca uzanıp yatmış Mehmet
Allah’ın hikmetini böylece görmüş Ahmet
Siz imansız tafrayla yürüyen birer ceset
Domuzsundur varlığın bir kemikle bir deri

Türke tehdit savurmak gök kubbeyi yıkmaktır
Çakmağı çakıp, kendi, kendisi yakmaktır
Topal sinek nemrudun başındaki tokmaktır
Hızır oruç reisi ne bilsin böyleleri

Ben Ertuğrul gaziyim Yavuz Sultan Selimim
Ben ki Selâhaddin-i eyyûbi bilinenim
Çaldıranda Alparslan İstanbula girenim
Kazıklı voyvodayı, yıktığım kaleleri

Bunlar ile beraber sonunuz geldi sizin
Kepeğiniz kesildi ununuz geldi sizin
Hâle bak; cehennemden ününüz geldi sizin
İdâm ipiniz yaptım kestiğim yeleleri

Saymağa kalksalarda sayamazlar İSLÂMİ
Cilâlılar asili boyamazlar İSLÂMİ
Yüzde havlarlar özü bayamazlar İSLÂMİ
Çok gördük artinleri, conları, peleleri