Trenden uykulu inişimi hatırlıyorum.
Ve afili bir taksiye binişimi.
Soğuk,kanıma değil, ruhuma vuruyordu.
Sanki kaybetmişti, şehir güneşini.
Bahara inat, sararan pelit yaprakları,
Elinde bastonuyla, elit bir ihtiyar.
Sepya bulutlar kaplamış gözleri,
En az yorgun kalpleri kadar.
Yol kenarında açan yıldız patları,
Birkaç susuz kalmış lavanta.
Arılar vızır vızır tatlılık arıyor,
Kokusuz kalmış sokaklarda.
Eski kafede çalan, klasik bir müzik,
Kalın paltosuyla garip bir dinleyici,
Yoldan geçen hanımlara bakıyor.
Arıyor kaybolan aşkı ve sevinci.
Cami önünde şekerli bir dede,
Ellerini açıp dilenen acizler.
Az önce dua eden cemaat,
Bir dilenciden daha fakirler.
Asık suratlı kaba şoför frene bastı,
İşte geldik burası beyim.
Kapı kolunu çevirip, çıktım,
Şimdi baharı beklemekteyim...
Kayıt Tarihi : 12.1.2015 01:39:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!