Oysa yazılacak ve söylenecek ne çok şey vardı
Sana kendimi, derdimi anlatacaktım
Daha İstanbul’da gezecektik seninle
Sana şiirler yazacaktım
Bizi bekliyordu, sarayburnu, Üsküdar
Kuruçeşme, Fethi Paşa,
Sonra Sanayi mahallesi ve solgun sokaklar
Ellerinden tutacaktım daha,
Sımsıcak ellerini ellerimde,
yüreğini yüreğimde duyacaktım
Kuşlar adımıza şarkılar yazacaktı
Birlikte hayallere dalacaktık
Ben senin ödevlerini yapacaktım,
Bir sesini duymak adına
Sen bir merhaba diyecektin, mesela
Söylemek kolaydı önceden söylenmiş sözleri
Aslolan sözünde durmaktı
Aslolan konuşmaktı
Aslolan
Yarini dinlemek, dinlemek ve dinlemekti
Aslolan aşkTI
Ben asla bu satırları yazmayı kurmamıştım mesela
Aklımdan sensizliği hiç geçirmemiştim
Bu gece uyumalıydım,
Ve bunları yazmamalıydım
Oysa ne çok yalan söyledim kendime
Sana söylemedim ama,
Çok tuttum kendimi
Ama söylemedim yalan sana
Daha, bir içli beste ışığında sana yüreğimi dökecektim
Yüreğimin kıvrımlarını ellerine verecektim
Bağlama çalmayı öğrenecektim mesela
Mesela parmağıma bir yüzük takacaktım gümüşten
(Yine de takacağım ya)
Beni duysaydın yar
Solmasaydı karanfiller,
Duvarda adın yazılı camlı çerçeve
Dağılmasaydı
Ayrılmasaydı yollar
Birtanemdin sen benim
Bekledim,
Ne beklemekler bekledim,
Ne satırlar sakladım milyonlarca bakışın arasına
Sen görmedin
Ne çığlıklar ekledim kelimelere
Sen duymadım
İşte bu gece vakti
Ver elini uzaklar diyorum
Ve senden terkediyorum...
30 Aralık 2001 02.53 Sanayi Mahallesi
Yavuz Mehmet ErtürkKayıt Tarihi : 9.10.2003 15:05:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!