Siyahı Seviyorum
Siyahı seviyorum çünkü beyaz sayfalara en çok siyah şiirler yakışıyor.
Bir çocuğun gözyaşını gökyüzüne bırakışı gibi,
bir annenin uykusuz gecelerde yaktığı lambanın titrek ışığı gibi,
bir yolcunun tren penceresinden dışarı bakarken
kendi yüzünü tanıyamayışı gibi.
Ben siyahı sevdim,
çünkü siyah gecedir,
çünkü siyah acıdır,
çünkü siyah, kelimenin bıçakla buluştuğu yerdir.
Ve ben bilirim,
beyaz sayfalar hep masum doğar,
ama siyah onları insana benzetir.
Siyahı seviyorum çünkü beyaz sayfalara en çok siyah şiirler yakışıyor.
Bir mezar taşı düşün,
üzerinde isimler kazınmış,
her harf simsiyah,
ama o siyah sayesinde ölü unutulmaz.
Bir yıldız düşün,
geceyi yararak parlayan,
ama o parıltı siyahın koynunda doğar.
Bir kalp düşün,
içinde taşıdığı kan kırmızı olsa da,
acıları siyah bir duman gibi yükselir göğe.
Ben işte o siyahın içinden konuşuyorum sana.
Benim kelimelerim gündüzden değil,
gecenin yarasından doğar.
Siyahı seviyorum çünkü beyaz sayfalara en çok siyah şiirler yakışıyor.
Hiç düşündün mü,
bir mum yanarken aslında kendi karanlığını büyütür?
Hiç gördün mü,
bir gözyaşı yanaklardan inerken
ardında bıraktığı izi en çok karanlıkta parlar?
Ben, acının en saf rengini siyahın içinde gördüm.
Bir kalemin mürekkebiyle tanıştım,
bir kelimenin ağırlığını siyah harflerle hissettim.
Beyaz sayfa bana hep boşluk,
hep sessizlik,
hep unutuş gibi geldi.
Ama siyah harfler…
ah, onlar beyazı delip geçen,
onu yara gibi açan,
onu kalp gibi çarpıtan şeylerdi.
Siyahı seviyorum çünkü beyaz sayfalara en çok siyah şiirler yakışıyor.
Bir gün biri bana “renk seç” dediğinde,
ben gökkuşağını değil,
siyahı aldım elime.
Çünkü gökkuşağı yalnızca yağmurdan sonra gelir,
ama siyah her zaman oradadır.
Çünkü siyah, suskunluğun rengi değildir,
siyah, sözün tam kendisidir.
Çünkü siyah yalnızlık değildir,
siyah, insanın içindeki kalabalıktır.
Ben siyahı anlatırken,
aslında kendimi anlatırım,
çünkü ben hangi kelimeyi yazsam
arkasından hep siyah bir gölge yürür.
Siyahı seviyorum çünkü beyaz sayfalara en çok siyah şiirler yakışıyor.
Biliyor musun,
siyah gece, gündüzden daha adildir.
Kimseyi ayırmaz,
herkesi içine alır.
Zengin de yoksul da,
aşık da yalnız da,
herkes aynı göğün karanlığında susar.
Ve işte o suskunlukta
insan gerçekten konuşmaya başlar.
Ben öyle geceler yaşadım ki,
bir tek siyah bana arkadaşlık etti.
Bir tek siyah kulağıma fısıldadı:
“Yaz, çünkü yazmazsan yanarsın.”
Ve ben yazdım.
Her kelimeyi siyaha batırarak,
her cümleyi karanlıkla yoğurarak.
Siyahı seviyorum çünkü beyaz sayfalara en çok siyah şiirler yakışıyor.
Bir gün bu şiiri okursan,
bil ki her satırında
benim gölgem var,
benim suskunluğum,
benim yanık kalbim.
Bil ki,
ben sana siyahı anlatırken
aslında seni anlatıyordum.
Çünkü sen gidince
ardında beyaz bir boşluk değil,
siyah bir yara bıraktın.
Ve ben o yaradan şiirler devşirdim,
bir mezarın taşına değil,
beyaz sayfalara kazıdım seni.
Siyahı seviyorum çünkü beyaz sayfalara en çok siyah şiirler yakışıyor.
Hüseyin Erdinç
Kayıt Tarihi : 6.9.2025 15:05:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!