SİYAH ŞİİRLERİ

SİYAH ŞİİRLERİ

Mehmet Salih Aparı

Çok sevmenin,bedeli bu olmamalı
Anlamalı,sevgi saygılı,can alıcı
Kırma kalbimi, o senin yerin olmalı
Kaderimsin, siyah saçlı

Ayrı kalamam senden,eli kınalı
Teninin kokusu,rozetime takılı
..

Devamını Oku
Münire Çetin

Çocukluğumun beyaz tebeşir tozlu yıllarında...der ya şairin biri... benimde aynen o yıllardan kalma bir anım aklıma geldi...Gerçi o anım her an aklımda...ama paylaşmak istedim...Kara tahtalı beyaz tebeşirli yıllar...Umuda, geleceğe, bilgiye, bilime,insanlığa, insan olmaya doğru atılan adımlar yani...Umutlarımızın karanlıkları aydınlattığı gibi kara tahtayı ağartan ak pak tebeşirler...tebeşirle yazılanlar zahirde tahtayı ağartıyordu ama asıl kafamızda çözemediğimiz şeyleri açığa kavuşturuyordu...fen öğreniyorduk...matematik...vesaire...aslında asıl mesele bu değil konuyu fazla dağıtmayayım...İşte o yıllarda...ilkokul 2 ya da üçüncü sınftayım...sınıfımızda en ön sırada oturuyorum. hemen arkamdaki sırada Funda isimli bir arkadaşım oturuyor. Funda; hafif sarışın soluk yüzlü karıncadan bile ince belli, sessiz duygusal kendi halinde içine kapanık birisiydi. Teneffüslere çok nadir çıkar genelde hep sınıfta otururdu. Birisi soru bir şey sormazsa pek konuşmaz çok nadir gülerdi, gülerken de ağlıyor gibi çok bulanık bir ifade oluşurdu yüzünde...Bir gün sınıf nöbetçisiyim sınıftayım karnım acıktı çıkıp kantinden simit aldım Funda da içerdeydi simidimi bölüp ona verdim utana sıkıla aldı sonra çantasından gazeteye sarılı bir şey çıkardı elleri tireyerek o da bana uzattı:
-Böl! dedi. Böldüm; baktım yarım ekmeğin içerisinde beş tane siyah zeytin...zeytinleri ıslak koymuş olmalı ki ekmek hayli ıslanmış...ama mis gibi zeytin kokuyordu...içimden simitten bile güzel kokuyor dedim...
-Kusura bakma! dedi ve devam etti:
-Bizim paramız yok simit alamıyorum....yutkundu....
-Evden getiriyorum! ...
-Teneffüse de çıkmıyorum...benimle dalga geçerler diye utanıyorum...sınıfta tek oturup karnımı doyuruyorum...
Biz de çok varlıklı aile değiliz. yedi kardeşiz babam karayollarında işçi...ama bizim ailede büyük ablam ve ağabeyim çalışıyor, ineğimizin sütünü satar, annem süt paramızdan harçlık verirdi, dedem bizimle kalıyordu dedem de kızım sana bahşiş verecem gel elimi öp derdi...yani evin en küçüğü olduğum için herkes harçlık verirdi bazen ablama abime borç (!) para bile verirdim.
..

Devamını Oku
Ali Rıza Malkoç

Çeşit çeşit gül sevdim de
Bana siyah gül yakışır
Zeytin, gecenin renginde
Bana siyah gül yakışır
/
Rahat batınca okkalı
Kırıldı çınarın dalı
..

Devamını Oku
Serkan Bol

Siyah bir gül,
Siyah bir gölge,
Siyah bir ten...
Siyaha dönmek,
Siyaha dokunmak,
Siyahı beklemek,
Siyaha sarılmaktır hayat.
..

Devamını Oku
Sinan Oğuzhan

SARI GÜL SİYAH LALE

Bu âlemin içinde nadide iki çiçek
Biri siyah laledir ötekide sarı gül
Narin mi narin siyah lale enderlerden
Güzel mi güzel sarı gül nadirlerden

..

Devamını Oku
Hüseyin Emre Canbay

Beni aldatan siyah
O senin gözlerinde vardı
Üstünde gece kokusu siyah
O senin gizeminde vardı
Bütün siyahlara günah işledim
O senin endamında vardı
Dün giydiğin o siyah
..

Devamını Oku
Vefa Karanfil

Çok eskiden bir ülkede,
Ülke sakinlerinin canı sıkılmış.
Demişler ki; Bir oyun oynayalım,
Oynayalım da sıkıntımızı atalım.
Ne oynayalım? Suçlu rengi bulalım.
Ve bulmuşlar.
SİYAH! ! !
..

Devamını Oku
Abbas Ünal

Kadın yalnız siyah
Siyahlar arasından bakan iki siyah göz
Bu gözlerde bir saniye kalmış yalnız adam
Kadın kaçırmış gözlerini
Adam çok uzaklara dalmış
Kadın getirip vermiş adamın gözlerini
Adam çok uzaklarda kalmış
..

Devamını Oku
Gülten Alp

Oturup siyah beyaz bir fotoğraf karesinde çocukluğumun kulağını çınlattım. Çocukluk arkadaşlarım geldi aklıma, koşup oynadığımız sokaklar, şefkatle baktığım kedilerim. Komşularımız: bir tabakla kapıyı çalar, kokmuştur size de getirdim deyip tatlı bir gülümsemeyle ikram ederlerdi bir tas çorbada olsa paylaşılan (şimdi resimleri paylaşılır oldu) . Sobalarımız vardı. Her kış ailece başında otururduk, bir tarafında çay diğer tarafında kestane ve külünde patates olurdu. Sıcaktı, sımsıcak ısıtırdı içimizi sevgiyle bakan gözler. Samimiyet ve dostluk kokardı demlenen her çay...
Odun, kömür döküldü mü kapıya bir mahalle taşırdı. Şimdi bir poşet taşımaz oldu insanlar...Yardım mı? Ya gösteriş için ya da zamanı gelince yüzüne vurmak için yapılır oldu. İnsan insana zor zamanında gerek diyen insanlar vardı. Komşulara emanet edilirdi kapı anahtarları. Siyah beyaz bir fotoğraf karesinde çocukluğumun kulağını çınlattım ve o eski güzel insanların varlığına şükrederek...

Gülten Alp
..

Devamını Oku
Ahmet Köken

Bastığım yer taş mıdır,toprak mı bilmiyorum
Dalda çırpınan kuş mu,yaprak mı bilmiyorum
Beni öyle salladı,öyle sarstı ki kâfir
Kara,gerçekten kara; ak,ak mı bilmiyorum...
..

Devamını Oku
İsmail Türkmen

Siyah gül ile kardelen nerede birleşir
Biri nadir bulunan bir güzellik
Birisi doğaya kafa tutan bir güzellik
Karlı dağlarda ayaza baş kaldıran kardelen,
Ezberleri yanlış çıkartan siyah gül

Siyah gül ile kardelen nerede birleşir
..

Devamını Oku
Hanım Gemici Üzel

ben bir siyah gülsevmişim
geceydi görmedim
kırmızı yada mor sanmıştım
geceydi karanlıktı görmedim ne fayda
sabah yıldızı çıktıgında anladım
sabahın seher yıldızı bana anlattı
gülümün siyah ve gözyaşı oldugunu
..

Devamını Oku
İbrahim Sarıduman

hani yeminliydin olmayacaktın
siyah mercedes in sağ koltuğunda
bile bile varıp solmayacaktın
siyah mercedes in sağ koltuğunda

üç beş elbiseye bir tatlı söze
nasıl da son verdin sendeki naza
..

Devamını Oku
İdris Çağlar

Vurup yaralıyor gördüğü anda
Bir zalim silahtır siyah gözlerin
Böyle bir devirde böyle zamanda
Ne büyük günahtır siyah gözlerin

Tükenip giderken bir bir emekler
Sevdalı gönüller vuslatı bekler
..

Devamını Oku
Murat Kalaç

Siyah - beyaz fotoğraflarda yüzün perdesiz bir gitar.
Unutulmayan bir parçayı fısıldıyor dudakların.Yasak odalarda sevişmekten dağılmış saçların rüzgarda...
Zamanla fotoğraflarda eskiyor; siyah - beyaz fotoğraflar daha fazla...
Aynadaki yüzümde biraz daha artıyor çizgiler.
Bir kez daha yenildik sevgilim.
İçmek mi gerekiyor şimdi arka meyhanelerde ya da ağlamak mı denize karşı, bilmiyorum.
Elimde sadece siyah - beyaz bir fotoğraf, fazlaca nikotin kokusu ve gözlerimde eski İstanbul...
..

Devamını Oku
Ömer Faruk Karadeniz

Gönlümden dilime neler geldi de
Sığmadı şiire siyah gözlerin..
En sonunda kırdım kalemimi de,
Tarifi imkansız siyah gözlerin…

Çıkmıyor aklımdan bir an gözümden
Gündüz hayalimden gece düşümden
..

Devamını Oku
Mustafa Kadıoğlu

amacından sapmış bir meşkale bulmuşsun sen.
imkansız umutlarla kaçmışsın emelinden.
her gaddar yanılgıda siyahı ak bilmişsin.
siyah üstüne siyah katarak ezilmişsin...
..

Devamını Oku
Niyazi Sakar

Gece sahildeyim; her yer simsiyah gördüğüm

Gök siyah, yer siyah,yer yer simsiyah kördüğüm

Bir tane ay, üç beş yıldız var.yanında sabahı nasıl ederiz diye fısıldar

Sabahın ilk saatleri tüm siyahlıkları alt üst eder; güneş ışıldar...
..

Devamını Oku
Zerdal Aydın

Siyah ve uzundu saçları Tıpkı beni mahkum ettiği karanlık gecelere Benzeridi
Ve gözleri derin bir o kadar karanlık
İntihar uçurumu gibi korkulu
Ama güzeldi heyecanlı ve bir zirveye yavaş yavaş ulaşmak için tırmandım o simsiyah saçlarına dolandı ömrüme tel tel ve kirpikleri siyah ve uzundu tutuşturur du ömrümü
..

Devamını Oku
İbrahim İnan

Çocukken çizdiğim tüm resimlerim siyah beyazdı,
tıpkı izlediğim siyah beyaz filmler gibi..
benim hiç boya kalemlerim olmadı,
belkide bu yüzden hayatı istediğim renklere boyayamadım...
..

Devamını Oku