Bir varmış bir yokmuş olur musun?
Resim kâğıdının üstü tek renk
Papatya saflığı, kar beyazı
Kurşun kalemin ucundasın
Çizdim seni işte buradasın
Şimdi siyah sensin beyaz boşluk
Birkaç bilek hareketi
..
KASVET
Gökyüzünü kaplayan siyah bulutlar,
Benim gönlümde kapanıyor artık mahşere kadar! ,
Yorgun gönül çırpınamaz ki! ,
Hem seni isteyip hem de sensiz kalınmaz ki!
..
Sürükleniyor...
Herşey sürükleniyor...
Silinip gidiyor umutlar bir yağmurda,
Kalelerimiz yıkılmış.
Hepimiz aslında,
Renksiz resimlerden ibaretiz,
Karbonla karalanmış...
..
Siyah giymiş bu gün...
Kış gecelerinde seni sıcak tutan battaniyeni yakmış geliyorsun.
Buradan seçebiliyorum yüzünü.
Kolundaki akrebi yolunun üzerindeki bir uçuruma savurmuşsun.
O ise öyle bir siyah işte! ...
Kartpostallardaki gibi değil bu gün İstanbul.
..
“Ben bir şarkı, bir türküyüm
Ben, Meryem'in yanağındaki tüyüm
Beni bir azizin nefesi uçurur
Kalbimde Allah'ın elleri durur
Cici ayaklarım iplikle bağlı
Ben onun sılası kendimin gurbetindeyim
Ben, azizin hasreti
..
Kara gözleri mühür mühür,
Siyah saçları omuzlarına savrulur
Her sabah o isimsiz kızın.
Omuzları yürüdükçe destan olur dillere.
Parmakları incecik ve narin
İnsan kıyamaz dokunmaya,
Bakmaz nazar değmesin diye.
..
Nasıl anlatsam bilmemki nasıl,
Simsiyah bir çift sır GÖZLERİN...
Şeytan diyor kur bir sehpa asıl,
Son nefesin ver der GÖZLERİN...
Tıpkı cennet-i aden, firdevs bağı,
..
Hiç susmayacaksın sanmıştım,
oysa hiç konuşmaya gerek duymamıştık tanıştığımızda.
Hiç konuşmayacağını anlamıştım sis çökerken odaya.
rüzgar kapıyı aralıyordu !
Cinayet yaklaşıyordu kuytudan.
Gölgeler kaybolacak sanmıştım sen susarken.
..
Her geçen tren
Arkada siyah dumanlar bıraktı
Siyah dumanlar değil
Bir yığın gam bıraktı
Bilmez ki gurbet elde
Benim üzüldüğümü
..
birini gördüm kartacada
arablaşmış dört yüz yılda
ben de türküm dedi
ezikliği yakışmadı güzelliğine
ben türküm dedi bir daha
sesini yükseltti
..
Ne olur o güzel ince kaşlarını bana çatma,
Öpülesi kiraz dudaklarını kötü sözler için açma,
Tel tel siyah kakülünü yüreğime sarkıtma,
İnci gibi dişlerinle fısıldayıp kalbimde yara açma...
..
Aklın köşesinde biriktirdiklerini
Al yanına ve götür güneşine
Soğuk düşlerde kalsın ikimiz.
Kırık bir dal parçasında aşkımız
Ne ötesi ve ne berisi
Ne sevdası ne yarısı
As beni bir dağın eteğine
..
Siyah
Karanlığın ötesinde varoluşlarım
Yakamozlar diyarında dalgalar
ve hayaletler siyahtır
Bense yürürüm
..
Gözlere tutuklu kaldım kendimi bildim bileli,
Çocukluk aşkımın gözlerine hiç bakamadım
Onun için gözlerinin rengini hatırlamam.
Utancımdan yüzüne,gözüne hiç bakamadım,
Çocukça duygularımı anlatamadım ona,
Sevdiğimi bile söyleyemedim bir türlü..
..
İstanbul otobüs oluyor
Dökülüyor yollara
Karayollarında siyah saçların
Bir sefer ekim rüzgar bahar dönüş
Kim rastlamış sana
Taksim-Bakırköy
Gözlerin badem inci madem
..
Hani O ilk bakışma,metro istasyonunda
Küçük kardeşinle,annen vardı yanında
Anladı onlar dahi,sen olmadın farkında
Ürktüm bakışlarından,anı kaldı aklımda.
Uçuşuyordu saçların,hafif lüleli,siyah
Ne niyetle bakarsın,korkarım eyvah!
..
Evet şair!
ben Abidin'im*.
ve mutluluğun resmini çizmeye çalışıyorum:
Elimdeki tek kalem; siyah renkte,
Çizerken mücadele ediyorum kara kalemle..
..
Ufak bir şeyler düştü not defterimden avuçlarıma.
Budapeşte de bir otel lobisi, saraylardan ucuz orta halli menekşelerin bahçesi. Dönerli askısından elde etmiştim bu ufacık kartları. Hayal ederken kaybolmayı kaybolmamak için ne tuhaf.
/
Budapeşte de demirden insan heykeli,haydi çözelim bu işi.
..
Sayan burada kalbimdedir.
Ve şiddetli rüzgârlar için
bazı kurganlardan yükseliyor ince flütün sesi,
sonra ikinci bir cenneti özlüyor gözlerim,
burada evet burada çarpıyor kalbim
Ve nihayetsiz acılar için
siyah taş babaların eşiğinde,
..
Ağırlık ve asalet bulur renginde vefa
Korku sende gizlenir hâkimsin her tarafa
Sende çehre kazanır Uğradıysa bir defa
Hem her rengi içersin hemde sürersin sefa
Siyahsın adın yeter dikkatleri çekersin
Hangi eşyadan baksan, bakışları içersin
..



