Siyah beyaz fotoğraflarını birkaç kez gördüm,
Seni yakından göremesem de.
Methini duydum,
Şairler güzelliğinden tozlu kitaplarda bahseder,
Cömert ama acımasız,
Kimseyi açığa çıkarmadın,
Şimdi üç tuğla ve beş tahta,
Açı susamışı, on milyon tahtakurusu bağrındadır.
Boğaz'a karşı oturmasanız da,
Ayağa kalkıp denizi seyrederek,
Rakıyı içine ve dışına tükürmeden için.
Köprüde balık ekmek yenmedi mi?
Geçerken simidinizi martılarla paylaşarak.
Benden önce ustalarını görmeme rağmen,
Camiler, avlular, saraylar,
Tarihin renklerine dokunamasam da,
Sıcak, soğuk, övgü duydum, sonraları...
Meydanlar dolu bahar şenliklerinde.
Seni çok sevdiler güzelim,
Şairler, rüyalarında, gözleri kapalı,
Vapur geçerken boğaza doğru,
Elinde mendil hayali kuran içindeki sevgili,
Martıların nasıl şarkı söylediğini bilmiyorum,
Uyanmak için daldığın rüyalardan.
Söyleyeceğim, kendini yırtsan bile,
Bin kere tövbe etsen de,
İki kişi bir araya gelse bile,
Yararı yok, değmez tepesi çok şehrim.
Sen, sen bittin, sen bittin, sen kaybettin
1453 yılında Fatih'in fethi ile.
Kayıt Tarihi : 15.4.2023 09:28:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!