Hayatı ciddiye almamayı çok ciddiye alan, hastalık derecesindeki materyalist bir adamın hayalleri ve derecesindeki hastalığın materyalist tavırları, günlük yaşantısındaki.
Yalanlarla doldurdum
Sırt çantamın içini
Yaşadıkça uydurduklarım,
Ve uydurdukça kafamda yaşadıklarımla.
Unutmak dedim, unutmak!
İnan hatırlamaktan daha kolay.
Senden kaçmak sana rağmen,
Sana inanmaktan daha kolay!
Bir köle gibi zincirlere vurulmuştu düşüncelerim,
sanki her an düş gibi bir zorbalığa maruz kalıyordu ve daha da kötüsü bunu rızasıyla yapıyordu.
Sevgilim, rıza göstermek esaretine;
Baştan ayağa delilik, uçtan uca yarım yaşamaktı,
tamamı sana ait olduğu halde, benim zannedilen bu hayata katlanmak.
Bırak artık azad et beni!
Çık aklımın içinden, sigaramın dumanından, sensizliğe kaldırdığım kadehimin içinden çık..
İçerinde yaşayayım düşlerimle doldurduğum sırt çantamın!
Sen olmayıver sırtımdaki kambur bu defa, kendim doldurayım sırt çantamı.
Haydi söyle onlara!
Beni ben yapan her şeyin esasen sen oluşunu anlat!
Durma anlat onlara!
Materyalist bir adamın son çığlığında duyduğun insan sevgisini anlat!
İçerimden, ta yüreğimden çıkardığın tüm bu korkunç duyguların yasını tut benimle,
yaşamayı da ölmeyi de senden öğrendim oysa..
Öyle ki tüm bu hayatımın geçtiği sayılı birkaç dakikada,
sessiz sedasız bağırmayı öğrendiğimi söyle onlara.
Bir de mum yak sırt çantamın üzerine,
ölünce iyi adam oluşumu gözleyerek,
yaptığım tüm kötülüklerin yok oluşuna şahit ol beni öldürdüğün an!
Kahrol beni yolcu ederken, dünyadan göğün karanlığına arz olunan o yolculuğa, eve giden yolda..
Göklere varamasam da, asma tavana kadar ulaştır beni,
sana yukarıdan bakmanın özgürlüğünü hissedeyim iliklerimde,
ve sana rağmen çocukluğum gülsün içimde; son serzenişinde, kahkahalarla..
bu defa Gök çekimiyle öleyim..
Kayıt Tarihi : 5.6.2022 14:57:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!