Babam
Tanımadığım halde
yokluğunu en çok hissettiğim insan
Belleğimde üç fotoğraftan ibarettir.
Bir
Kim bilir hangi ergen öfkeyi unutmuş alnında,
Dudağındaki kerpeten gülüşe yardım ve yataklık eden gamzesiyle.
Bir erkek gibi esrik bir kadın gibi güzel.
Kaş çatışını çaldığı sevgili, kaybını hala aramakta
Yanağında şaşkın çocukluk izleri.
Üç nefesti sana verilen
Sıcaktı—ateşten.
Soludun sen onu
okyanusun dibinde
ilkel, eski.
Kanındı—başkasının şiir dediği
Yaprak dirilir, taş gerinirken
Bu nasıl inattır ki beden
Bitevi ihtiyarlamak derdinde.
Yıkımıdır ölüm, inşası ömür sürenin
Toprağa devredip telif haklarını bedenin.
Ve çevirince Janus öteki yüzünü
Kapanan bir parantezdir insan ömrü.
Vakit yetmez, anlamaya en basit gerçeği
Şu güzelim dünyada
Nasıl bu kadar çok acı çektiğimizi.
Oysa dersin, ne çok bilmece vardı!
Ağlamak gözlerin kusmasıymış demek ki.
Melek yere düşeni soruyor
Bir güvenin ölümüne ağlayan
Yağmur yağsa gözleri dolan.
Çocukken boyun eğmemiş
Mahallenin omertasına.
Şimdi hayatın kenar boşluğunda
İncecik ceketiyle kuş garibi.
Gözlerinin siyah uzayında
Sarhoş bir gezegen
Tutulum çemberini arıyor.
Ve hala arkadaş kalıyor
Çoktan saf değiştirenlerle.
Doğrudur—iyi çocuk olamadım
Sırası gelince konuşan
Susan gözlerine bakınca.
Mea culpa!
Sandım ki burada değil hep uzakta
Sandım ki benim yanımda değil senin yanında
Sandım ki
Gelinciğin yaprakları gibi
Dayanamaz en küçük dokunuşa.
Yansısını bulamayacak asla sesin
Pişman ruhumun aynasında.
Nesin ki sen yaşamda?
yalnız sözde bir özne.
Neye tapar çingene—ateşten başka?
Peki ya kızılderili—neye?
Olunabilir mi linç edilmeden aziz ya da azize?
Ve inzivaya çekilmeden peygamber?
Ölümün inkarıdır yalnızca dinler.
Yalnızlığa dil uzatma!
Sahip olmakla övündüğüm tek şey
İçine tükürülmüş yemek gibi
ama yine de korkutuyor bir köşede
Hazırlıksız yakalanmak düşüncesi.
Mutluluk —hiç aramadım ki
Tesadüf, adres sormaya gelseydi
Kapıyı yüzüne çarpıp
Sayardım geçmişine.
Şimdi kentin içinde bir orospu gibi muhterem
Yürüyorum yağmurları kirleterek
Eskiyen derilerimi kuruma bağışlıyor
İkinci yüzlerimi çekmecelere saklıyorum
İçin için özleyerek
Gizlenmeden yaşama ihtimalini
Yazdığım iki üç yetim şiir de
Başkasının dil sürçmesidir sadece
Yarım kafiyenin arabesk cazibesine
Kaptırıp kendimi öylesine.
O kötü çağa girmişiz
haberin yok mu daha?
Devlet olsun her kişi
Hükmetsin bastığı yere.
Alçaklar girmesin
Toprağına vizesiz.
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!