şair sarhoştur, şiir; sarhoş uyandıran rüzgar
Bütün güzellikleri taçlandıran bir övgüdür şiir...
Yüreğimizi yerinden hoplatan, dizlerimizin bağını çözen tüm güzellikleri hep aynı sözcüklerle özetleriz; “şiir gibi”....
Peki şiir nedir? ..
Kaynağı esin mi gerçekten? ..
Yoksa, bir Fransız Şairin dediği gibi, “ köpeği bile kafiyelendiren aşk” mı? ...
Hep güzelliklere mi söylenir şiir? ..
İçimizi dağlayan acıların, yüreğimizde kamp kuran kahırların; ilkelliklerin ve çarpıklıkların, haksızlık ve adaletsizliklerin, hortumların-soygunların, hırsızlık ve yolsuzlukların dile getirildiği dizeleri şiirden saymayacak mıyız? ..
Öyleyse, şiirden önce şairi tanımak ve tanımlamak gerekiyor...
Konuşma dilindeki ve insan davranışlarındaki kurallara bir fiske vuruşuyla özelleştirebilir şiirlerini şair... Böylece; içindeki ses ve ritm özelliklerini de kullanarak, duygusallığının ve düşünselliğinin yoğunluğuyla yoğurarak sıradışı özelliğe erişir...
Tam bir duygu insanıdır şair; gönül gözüyle görüp, yüreğiyle konuşan...
Ve hep yeniyi arayan... bir adım önde olan....
Ünlü düşünür ve şair Mevlana boşuna dememiş, bundan yedi yüzyıl önce;
“Dün geçip gitti cancağızım
Şimdi yeni şeyler söylemek lazım” diye....
Cemal Süreya; “Dünyadan daha gerçek bir dünya, hatta gerçekten daha gerçektir” der şiir için...
Fransız şair Valery de; düz yazıyı yürümeye, şiiri ise dans etmeye benzetir...
İşte şiir, şairin duygularındaki ve düşüncelerindeki bitimsiz yoğunluğun titreşimiyle, romantik dünya görüşünün izdüşümü olarak beliriverir...Gerçeklerde hayal kurduran, hayallerde gerçeği yaşatan sestir şiir..yankıdır...
Şairiyle birlikte ülkelerin kültürleri hakkında da bize bilgiler veren bir araçtır..
ŞİİR SÖYLEMEK BİR BAĞIMLILIKTIR DİYEBİLİR MİYİZ?
Şiiri tanımak ve sevmek iştir sanki; özen ister..
Ne zaman karanlık bir ortamda sayıklamaya başlarız, ne zaman ilişkilerimiz karamsarlaşır ve ne zaman, birine söyleyeceğimiz sözler anlamını yitirir, işte tam bu anda özlediğimiz, istediğimiz ve işimize yarayan bir etkinlik olarak yanımızda beliriverir şiir..
Hep, birşeyleri tamamlar, zorluğu giderir, doyum sağlar..Yani şiir burada, insanların doyuma olan hasretini kamçılayan imgeler bütünüdür..Buna bağımlılık diyebilir miyiz sizce))
Kendimizi, başkalarına söylediğimiz sözlerle işitiriz yani kendimizi başkasına yansıtarak açılırız dış dünyaya çoğu zaman..
Şairi sıradanlıktan uzaklaştıran duygusal ve düşünsel ifade biçimidir..Dilini ve davranışlarını özelleştirerek şiir söyler şair ve kişiler üstü sese dönüşür şiir artık..
NESNELER VE İMGELER ARASINDA KURULAN ÇAĞRIŞIM ZİNCİRİ MİDİR ŞİİR?
Yüzyıllar öncesinden gelen ve duyguları sürükleyen iyonlarla yüklü atom parçacıklarıdır. ve dahası serinleten, akıcı bir su gibidir...ruhumuzu temizler.. dinlendirir.
Coşkulu akan bir nehir gibi sürükler gider derinden.. Bazen dökülen şelaledir..Şair ıslatan bir yağmurdur belki kimi zaman yüreklere akan, kimileyin de tropikal...
Şiir, duyulması gereken ve gizemini içinde taşıyan bir sestir yani..
Belki de başkaldırı şiir her şeye... aşka, korkulara,yukarıda değindiğimiz gibi, hırsızlığa, soysuzluğa, içinde bulunulan zamana, mekana, belki yaşama... hatta kendimize...
ŞİİR, ŞAİRLE OKUYUCU ARASINDA BİR KÖPRÜDÜR DİYEBİLİR MİYİZ?
Şiir, kişileri sese ve ışığa koşturur durmadan..İyi anlaşılabilmesi için, okurun o anki psikolojik durumu da önemlidir...
Hayvanlar nasıl çığlık atar, haykırır, inler, homurdarsa şiir insan için biraz da mesaj özelliği taşıyan çok renkli, çok biçimli bir etkinliktir..
Picasso; “sanat gerçek değil, gerçeği anlamamızı sağlayan bir yalandır” der..
Şiir; hiçbir sanata, hiçbir eyleme, hiçbir biçime dönüştürülemeyen bir anlatım aracıdır...
İnsanlar arasında anlaşma, sevgisel ve ruhsal dayanışma sağlayan ilişkiler zinciridir diyebiliriz...
KISACA, ŞİİR YAŞAMIN KENDİSİDİR DİYEBİLİRİZ. NASILDIR ŞAİRİN YAŞAMI?
dal kurur
yaprak dökülür
kök kalır
Yaşantımızın, zaman içinde beğenmediğimiz yanlarının olduğunu fark ederiz.Belki yaşam biçimimizi değiştirmek isteriz..
Şiirde de zaman zaman beğenmediğimiz yanlar buluruz..Şiirde kök (öz) aynı kalır ama tıpkı yaprak değişimi gibi düzeltmeler yaparız sözcükler üzerinde..
İnsan nasıl bir arayış içindeyse, şair de bu arayışı sürdürür şiirinde ve geliştirmek için uğraş verir..
Bazen, kullanılan imgelerle tam bir anlam verilebilir şiire. Bazen de noktalamaları kullanan şair için, yanlış yere konulmuş bir işaret şiirdeki anlamı alabora edebilir..
Şairin görevleri vardır; verdiği mesajlarla önder olmak zorundadır... Sanatçılar ve öğretmenler –ki öğretmenler de bir sanatçıdır- halktan en az bir adım önde olmak zorunda değil midir?
Çağlar öncesi ilk yerleşik yaşama geçip toprakla uğraşanları, ekip dikenleri coşkulandırmak için de şiirler söylenmiştir..
Gılgamış’tan, Homeros’tan, Dede Korkut’tan, Yunus’dan, Mevlana’dan, kimi söylenceyle, kimi yazıyla gelmiştir günümüze dek...
Güzel bir kadın için; “şiir gibi” deriz...Bir şiir mi kadın, yoksa kadın mı şiir...
Şiir,insan gerçeğini ele alan özel bir biçimdir. Ve biçimin en önemli ögesi; yaşamın baş döngüsü olan imgedir..
Ama şundan emin olmalıyız ki; bir türküdür şiir...yüreğimizden dökülen...coşkulu ve alevli...
Reyhan SurKayıt Tarihi : 25.3.2004 16:37:00
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
![Reyhan Sur](https://www.antoloji.com/i/siir/2004/03/25/siir-gibi-4.jpg)
TÜM YORUMLAR (1)