Tozlu ahşap merdivenlerden karanlık bir mahzene indim.
Uzakta bir ışık gördüm ve ilerledim.
Attığım her adımda ışık biraz daha büyüdü, o büyüdükçe ben körleştim.
Ve tok bir ses; Sen kimsin neyin nesisin burada işin nedir?
* Ben O yum, daha ham`ım olmaya geldim.
- Şimdi körsün daha toysun ne olmaya geldin?
* Nefsim açtır gözüm kördür lakin sözüm sözdür özüm bir olmaya geldim.
- Pek hamsın gözün görmez kulağın duymaz nasıl olmaya geldin.
Ses kesildi ışık büyüdü o büyüdükçe ben küçüldüm.
Yürümeye devam ettim lakin gözüm görmez kulağım duymaz ve ayağım takıldı yere düştüm.
Karanfil kokulu toprağın kokusu başımı döndürdü sanki öldüm.
Ve ışık söndü.
Işığın çıktığı yere vardım orada bir avuç su buldum suya baktım kendimi gördüm.
Aslında öldüm aslıma döndüm.
"Toprakoğlu İnsan, Toprak Olur Her San."
Mustafa TınaztepeKayıt Tarihi : 21.11.2016 23:43:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!