aşka yalan karıştırıp
ordan burdan iliştirip
birkaçını çekiştirip
Aldılar elimden çocuk yanımı
Haidi,Candy,Polyanayı...
Büyü dediler!
Büyü ve yürü...
Yolun çok uzun,
Bu kalabalık bir sürü...
Tozpembe hoş geldin’e salla mendili
Maviyi doldur avuçlarına
Beyazını hep sakla
Sonra ver masum beyazını
Sana yaklaşan mavi beyaza…
de-sibel’i düşüyor Aşkın
farkında değil misin dönen çarkın
bu suslar bu suskunluklar…
gizlenmen neden ipim çekilirken
koyun gitti…
dağ taş aranırken çoban
buldu bir keçi
gütsen güdülmez, sevsen sevdirmez
ah çoban ah…
bu keçi süt vermez
korkak olur bazılarının sevdası,
kendi korkak,sözler korkak
bu kadar korku yalanı getirir ardından,
askı yalan, kendi yalan,
hayatı yalan olur sonra.
birde çifte sevda sığdırmaya kalkarlar
bakma ağırlığına,
ortaya dökülecek olan 'üç kuruşluk ben'... herkes kendini biriktirmiyor mu biraz.. ve ödenecek her bedel fazla değil mi insanın kendinden.. kumbaramı çoktan kırdım ve harçlıksızım.. harçlık sızılarım..
canım arkadaşım...
gülriz….
Kaç intiharın mağlubu bu beden
Her defasında eğreti dikildim hayata
Kaç dikiş var eski aşkımdan,
Sökmeye çalıştıkça kanayan yaralarım
Yaralarım…
Merhem sen misin?
İç Savaşlarım (1)
Adım kadar yakın
Ömür kadar uzağımda
Ve mutluluk…
Olabildiğince, yamacında
hayat bir garip olsada
özellik ile ben; :)
çok cesur o yüreğine
ve verdiği ilhamı kaybetmemen
dileğim ile
Sırat köprüsünü narin yüreğinle geçmen dileği ile Yolun açık Gönlün gül fidanları ile dolup taşsın.