Hatırladıkça onu kabardı ruhum
Gözleri, göğüsleri geldi zihnime
Kabaran ruhum çoştu kudurdu...
Bahar geldiğinde kiraz ağaçları çiçek açar
Çiçek görevi sona erdiğinde dökülür
Benzer olmalarına rağmen hiçbiri aynı değildir
Dünyaya bir tutam anı yadigar bırakırlar.
Bir kadının ruhuna düş gibi süzülüp girmek bir sanattır.
Çıkmak ise bir başyapıt. (Soren Kierkegaard)
Söylemiş bilge sözünü güzelce de,
Kelimelerini yanlış kullanmış bence…
Kadındır, ruhuna kimin ulaşacağını seçen, sınırları belirleyen.
Bir çiçek daha düştü
Umut dalından,
Deniz'e bakıp da
Deniz'i göremeyince...
Denizin mavisidir,
İnsanı derinlere çağırıp,
Lüle dalgalarla kaynaştıran.
Benliği yeniden yaratıp,
Esintilerle yıpranmış,
Ruhu uyandıran...
Birisini sevmek, "derinden sevmek" nasıldır bilir misin?
Aklındadır. Her an. Çıkmaz. Zaten çıkmasını da istemezsin.
Kalbindedir. Her atışta, onu gördükçe, düşündükçe hızlanır.
Çarpıntıdan, gözlerin dünyayı görmez, ellerin tutmaz.
Bu sevgi bazen öyle sarar ki ruhunu, adım atmayı unutursun.
Gönül yarası geçmez,
Geçmez zamanla, aşkla
Aşkla dolmaz yitenin yeri
Yeri geldikçe deşilir, açılır kalbin.
Kalbin öğrenir Zaman'la...
Dişindeki sızı, sırtındaki ağrı,
İlelebet sürmeyecek elbet.
Lakin öfken de dinmeyecek hemen.
Beri dur, oğlum beri
Elinden kaza çıkacak hatunun,
Rahmet okutacak ruhuna, umuduna…
Özel bir kadını sevdim,
Zarif ve zeki,
Genç ve güzel,
Ellerimde ama uzakta...
Öylesine uzak ki yanımdaki varlığı,
Özgürlüğü tadarsa ruhum,
Zaten yalnız olmadığımdandır...
Elimi tutuyorsa aşkım,
Nihayetinde onu anladığımdandır...
Artık kuşku yok, endişe yok.
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!