Ey benim gençlik çağım,
Ki başımda kavak yellerinin estiği,
Kanımın damarlarımda dikine dikine aktığı,
Korkunun cesaretimden korkup,
Semtime uğramadığı,
Gözükara delidolu doludizgin yaşadığım,
Yeryüzünde dinmez bir nidadır,
Hep yankılanır.
Yüzyıllar ötesinden davettir inananlara,
Kalbler onla huzur bulur.
Davete icabet eden.
Rahmete kavuşur…
Fakirlik Dedikleri İşte Böyle Bir Şey Beyim
Sen fakirlik nedir bilir misin beyim
Bir potinle dört mevsim geçirmeyi
Kışları kat kat elbise giyip
Yorgan, battaniye altında bebeleri teselli etmeyi
Felek senden bir mûrad alamadım
Gençliğimi çaldın,sevdiğimi aldın
Beni boynu bükük bıraktın da
Felek senden bir mûrad alamadım
Sel gider kum kalır
Bizde bir deyim vardır bilir misin?
”Şüpheli etten uzak dur” derler,
Ruhu gitmiş beden gibisin sende.
Oysa ben, ne bir kasabım,
Ne de şehvet düşkünü,
Erkek bir fahişe,
Her taraf Lale
Her taraf gül
Bu çiçek bahçesinde bir gül
Sen eksiksin
Ey büyük kurtarıcı ey resul
Kanıma girme, şeytanım olma ne olur,
Acı çekmekten yorgun düşmüş yüreğimde,
Bir yarada sen açma,
Ya adam gibi sev,
Ya da yok ol...
Seni düşünmek seni yaşamakmış
Hasretini yaşarken anladım
Biliyorum inanmayacaksın ama
Ben sensiz hiç nefes almadım
Sol yanım sende kaldı...
Şimdi o dağlar yetim
Üzeri puslu kaldı
Duydum baharda gelmezmiş
Ben o diyarlardan ayrılalı
Gayri güller kan kırmızısı açmazmış
Bülbüller bir başka öter olmuş ben duymayalı
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!