Taptığım bu şehir beni içine çekiyor
Çırpındıkça batıyorum
Bu şehir bana dar geliyor
Gidiyorum
Taptığım bu kadın beni içine çekiyor
Gitmişsin gitmenin ne olduğunu bilmeden
Susmuşsun susmanın ne olduğunu anlayamadan
Kopar eğer koparabileceksen geriye kalan varsa
Sevmişsin sevilmenin değerini düşünmeden
Tutma dalımdan dalım kalmadı ki tutunacak...
Iskalanmış hayatın peşinden koştum hep
Koparıldım dalımdan hoyratsızca
Esme deli rüzgar ne kaldı ki koparacak
Yıkıldım...
Giderken ardına bakmadan git gözyaşı dökmem
Daha çok küçüksün
O küçücük bedenine
Şimdiden ne acılar yükledin bilemiyorum
Silinecek karamsarlığın
Yok olacak umutsuzluğun
Uzatacağım elimi hissedecekmisin
Son demleri yaşıyorum içimde
Yüreğim buruk ve ürkek
Gözlerimse nemli ve kanlı
Ağlamak istiyorum
Yakışmayacak bilmem gerek
Ne kadar yalan bir söz
Gece pusuda
Sabaha daha çok var
Üşüyorum.
Isınamıyorum ısınamam da
Uyuyup rüyaya mı dalsam
Açsan kollarını sarsan bedenimi
Aradığım para pul değildi
İçten olan sıcak bir tebessümdü
Ağladığımda ağlayan
Güldüğümde gülen
Düştüğümde elimi tutun istedim
Ama siz hiç yoktunuz olmadınız
Hep baktım kadınım
Gözlerim kapalı dünyaya
Yaradan böyle istedi dedim
Kaybetmişliği yaşadım mevsimlerimde.
Kar beyaz gelen ölüm
Sonbahar da yine yüreğim
Çağırır içimdeki yalnızlık yine beni
Benden gidenler nerde peki şimdi
Yok oldu gitti biçare yürek...
Aynı yastığa başkoymadık
Sustukça eriyorum
Ben eridikçe herkes haykırıyor.
Sustukça yoruluyorum
Ben yoruldukça herkes koşuyor.
Sustukça derinleşiyorum
Ben derinleştikçe kalıyor.
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!