Seyahât Notları Şiiri - Mustafa Engin Ka ...

Hey gidi nazlı Budin, hey gidi şanlı Tuna
Yahyâ Kemâl'den selâm, bu Fakîr sana suna
Hani diyor ya Üstâd, öteler ötesinden;
-Giden şanlı akıncı, ne gün döner yurduna?
Seni böyle gördüm ya, bak gözlerim yaşardı
Artık akıncı dönmez, dönse herkes şaşardı...

25.07.1992 Budapeşte 13:15

Meşhûr Yalçın Kaya'nın, eser yerinde yeller;
At koşturan Ecdâd'ı, özler olmuş bu iller...

11.08.1992 Eskişehir 14:05

Mevlânâ'nın meskeni, KARATAY'ın diyârı
Yûnus'u seyyâh edip, arattın ya o Yâr'ı
Sultânlar nâmsız kalmış, Keykübât'tan ağyârı
Hey gidi cânım Konya, ağlarsın zârı zârı

12.08.1992 Konya 21:10

Gavs'ın uğrak yerisin, senin kıymetin başka
Bu Mescid'de, kümbetten su içen gelir aşka

13.08.1992 Afyon 16:20

A canım Yeşil Türbem, niye mahzûnsun öyle?
Dertleşelim istersen, seninle biraz şöyle
Hani Hüdâvendigâr, Bayezid nerde söyle?
Buhârî Beldesi'ne şimdi heykel dikmişler
Ecdâd'ı hatırlatan tüm izleri sökmüşler...

14.08.1992 Bursa 15:35

Belgrad Tepesi'nde, *Mâbed* Ecdâd'dan kalan
Minâresi var ama; üstünde de çan, çalan
Hepsi gibi bunu da, Sırplar etmişler talân
Sanki İslâm gelmemiş, sanki her şey bir yalan...

30.07.1998 Belgrad 09:55

Sâhil, plaj kurmuşlar, mezarlık kenarına
Dedem mevtâ yatıyor, torun bakmaz ar'ına
Damlataş, eyy Damlataş! Dünkü hâlin nasıldı?
Nâmus başlar tâcıydı; bak, ne kalmış yârına? ..

09.08.1998 Alanya 13:55

Güllerinde gül kokmaz, tat vermiyor gözleme
Gel de şimdi o eski, Isparta'yı özleme...

14.08.1998 Isparta 11:40

Şu Üsküp'e bak hele, nasıl da mahzûn Şehir
Vardar'sa kan ağlıyor, olmuş kıp-kızıl nehir
Makedon cellâdları, salmış bağrına zehir
Şimdi Yahyâ Kemâl'i, andım bu mekânlarda;
Kim bilir, Üstâdım'ın rûhu ne kadar darda? ..

01.08.2002 Üsküp 16:10