kızıl bir at gibi göğsünde karanlığın
düşüncesi bir deli orman soluğum kadar yakın
vakit bu vakit demiştim hem kendime
kendim demiştim bunu dibinde yorgunluğun
oysa gürüldeyip akmakta bir yanda lain hayat
niyetlendi bahara kapımdaki çalı ağaç
Taşımalıyım elbette kendimi bunda sorun yok
Kim diyor bunu neyse ne uymalıyım
Ayıltıyorum arada ayıltıp
Nane şekeri atıyorum ağzına
Omzuna düşüyor boynu küçük çığlıklar attırıyor bana
Arada korularda gezdirmeyi
Alnını ovan el
Kolonya kokulu
Tütünden sonra Kolonyası
Durmuş bir şey arıyor
Çocuk şarkıları arasından
Çekmecelerden
Ay ben olaydım ben olaydım
Bir hayale bend olaydım
Hal gidiyor soluğumdan
Evvel bahar sel olaydım
Ay deli gezen bulut
Canda eli gezen bulut
Abanoz bir at ne zamandır
Hırçın göğüs kafesimde
Nabız değil yani
Nal sesleri bunlar
Yaşadığıma hükmediyorlar
yaban
ben sana gelmedeyim yandı yedi kol şamdan
hem yardan gelmedeyim bir yanım al feveran
hem dert içre değilim dert dediğin bir umman
ben sana gelmedeyim söndü lav ağdı duman
Benim senden kalma asırlarım var sevilen
Baharat kokularından
Pervasızlığınsa yumuşak diken
Kırılmıyor geri dönüyor saldığın acı
Biz bu kadardık yani
Oysa saçlarını koklamak isterdim
Gecelenmiş günler var
Beklenmiş dalgalar
Yerinde olsaydı o sabrın
Çürürdü taş duvar
Elinde olan şarkı söylemek kadar
Gül kurusu akşam üstü
Yaprak gibi düştün aklıma
Ezgili sesin sokuluşun
Nasıl işlemiş kanıma
Döne döne aradığım vazgeçtiğim yoksaydığım
Kanımda pürtelaş “ya görmezsem” korkularımsın
Tamam gelmen gerekmiyor üzülecek birşey kalmadı
Yokluğun söyleşiyor benimle üzülecek birşey değil gidişin
Hasreti eksik kalanlar duyar ancak
Oysa sen tamamlanmış bir sözsün çoğu kere abartı
Geç tanıdım aksayan yanlarını takıldığın taşları sonradan gördüm
Aşk olmayanı kurma telaşı olmamalı
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!