Sonbahar yaprakları gibi zamanı gelince dökülen gözyaşlarım vardı benim.
Ve ilkbahar yağmurları gibi şiddetini asla kestiremediğim hüzünlerim.
Aklımdan çıkarmaya çalıştıkça akreplerin,yılanların soktuğu,
Yüreğinin derinliklerinde kaybolmak istedikçe ayrılık rüzgarlarının savurduğu.
Benim en beri gelen tarafından dört elle sarıldığım,
Senin en ileri dur yanından el salladığın.
Hiç bir doktorun tedavi edemediği sevda yanığı yanım benim.
Kara gözlüm bu ayrılık yetişir,
İki gözüm pınar oldu gel gayrı.
Elim değse akan sular tutuşur
İçim dışım yanar oldu gel gayrı.
Ayların sırtında yıllar taşındı,
Devamını Oku
İki gözüm pınar oldu gel gayrı.
Elim değse akan sular tutuşur
İçim dışım yanar oldu gel gayrı.
Ayların sırtında yıllar taşındı,