Ağladım bir seher yeli değince yüzüme
Ağladım aklıma sen düştün ağabeyim
Ağladım sözlerin geldi düşünceme
Sensizlik ne büyük hüzün ağabeyim
Tanıyamadım seni öpemedim elini
Biz Anadolu’nun bağrından
Çıkan papatyalar gibiyiz
Tadımız acıdır lakin
Kokumuz güzeldir bizim
Başımız diktir her an
Başı bulutlar içinde ağrı
Neden eteklerin yerlerde
Görkemin ve sefaletin bir arada mı
Seni sevmeyenler neden senin içinde
Nedeni niçini bitmez dünyanın
Cevapsız sorular dolanır boşlukta
Bir hülya peşinde koşan vefasız
Geri döner ansız zaman dakkasında
Kucak açarsan üzülür zaman
ya ben diyorum gözlerin bir ok
gönül yayından çıkmak için bekliyor
sen diyorsun ki önünden kaç
kaçan bir deli kaçmayan bir deli
dedim ya ben zır deli
''Suskunluğum bana geçmişimden hatıra;
Söz söylemenin zor olduğu günlerin anısına..''
Ben sana vuruldum gece bakışlım
Dile ne hacet, söze ne hacet
Bir tatlı gülümsemen benim varlığım
Tut elimden ne olur, bırakma!
Gözlerimin içine öyle bakma...
Yüreğimdeki yangını sensizken yakma!
Kapına geldim sultanım beni unutma
Duaya açılan elime dua oldun,
Okuduğum şiirler sana yazılmış sanki
Benim sana yazmış olmam gereken
Her sevgili sensin, bir parçan var sanki
Her şairde benim, olması gereken
Aşkımı anlatır fuzuli, Leyla ile Mecnunda
Zamansız aktı gözyaşlarım
Ağlamadım kimse görmedi
Bir hıçkırık tuttu bedenimi
Kimse bir damla su vermedi
Taşların yosun tutan kenarında
Demek bu seferde sen gidiyorsun
Her günün birini götürmesi gibi
Geri dönmeyi bilmeyen sevgililer gibi
Şubatın ondördünün ansız bir saatinde
Demek bu seferde sen gidiyorsun
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!