Takvim
Serinkanlı bir kasım perşembesine yaprak kopardıydı
Öğlenden kaç saat sonra bilmem
Yılın ilk karı ince elenmiş yokuşta bir tutam şey
Bir yudum kahvenin madem ki hatırı içtikce çoğalır dedim
Kızılcık rengi bir kapıdan
Bir kadın..
Kıristal sürahilerin arasından
Yanan mumları titreterek
Girer girmez boyu uzun ve selvi
Damarlarındaki dolaşık şeyler
Sanki delirip dışrı sıçrayan
Gizleyip tutamıyordu işte
Tay gibiydi...kızkısrak ve tay...
Onunda saçları girdiği kapının rengindeydi boynunda
Ne bileyim...sanki aşkın vebali kalmış da..
Öylesine dolamış ıldır ıldır tüylüsü atkıyı
Hiç şaşırmadı kendini sıyrıldı ve soyundu
Üstündeki kalabalıkları kenara koydu..dedim ya...
Sütten stundu, etten tırnaktan abide
Aksak bir tango cızırdıyordu müzikçalarda
Ve ben,
Tam o pembe duvarlı loş ışığın dibindeydim
Hemen masa dibimde bu hatun..
Taze sıkılmış portakal istedi...buza karışık..
Ben..daha da emin oldum durumdan
Aynısındandı arzum..buzsuz..
Belli ki yangın vardı yanıbaşımda... ve öyle bir kuş...
Uça uça gelip dizimin dibinde izi..
Komşuyduk yani avuç içinde parmak bulmaları oynamaya
Kaybedersem kaybedeydim
Tek gelip çift gidenle sonu bağlı öyküye
Sonuçta ikinci portakalları
Seve seve ben ödedim
Seyfi Karaca........Kasım / 10
Seyfi KaracaKayıt Tarihi : 22.11.2010 14:22:00
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
![Seyfi Karaca](https://www.antoloji.com/i/siir/2010/11/22/serinkanli-persembe-locasi.jpg)
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!