Geldin mi
kanadı kahverengi serce
Çalı çırpı içinde gördüm seni
Ölsem de gam yemem
Hasretine gülemem
Telaşın var
Kar içine saklamışlar tırnaklarını
Üşürmüsün
Gaganda kalmış kokun
Sen gülün düşü müsün
Geldin mi serçe
Kanadını sürdün mü
Omzuma başını koydunmu
Koluma sarılıp öldün mü
Aç gözlerini
Dermanım senin olsun
Bu gidişin son olsun
Tatlı bir melodi yalnızlığın
Aç çocuklar bekliyor bizi
Telaşlı gagalarıyla
Yesinler
Versek mi ömrümüzü
Demek geldin
Kaz sesleri arasında
Soğuğa aldırmadan
En son kalana bakmadan
Kaçıp gidecekmisin omzumdan
Tuzak var
Tahta kafesler içinde
Samanlara saklanmış keskin bıçak
Hasrete dayanmadı bu yürek
Gidişine nasıl dayanacak
Hep ilk oldun
Göç yollarında
Kaçıp giderdin
Kendini turna sandığında
Kendine bak anla
Turna olmaya cok var daha
Göç yollarına katılma
Ayağına ip dolama
Belki dönmezsin bir daha
Çayır çimen ayrılık
Serçe gözünde kaçış
Aşk bırakır yollarına
Keşke kanadı kırılmasa
Bağırır içindeki ses
- Göç var
Al serçe
Mevsimin geçmeden
Kurşunlara gelmeden
Git istediğin yere
-Gidiyor musun
-Evet
-Yolun açık olsun
-Sağol
-Ağladığıma bakma..var git yoluna..göç beklemez
Bir tüyü kaldı elimde
Sevip okşayıp bakıyorum
Serçe geri dönmeyince
Meraktayım
Bir sapanamı takıldı
Kurda kuşa yemmi oldu
Yoksa aşk mı düştü yüreğine
Geri gelmedi gözlerimin içine
Göçtü ellerim hep
Serçenin izinde
Gülümserim memlekete
Serçeler göç etmezmiş
Uzun zaman oldu
Düştüm bu derde
23 Haziran 2004 ' Sır yanarken'
Zafer Zengin EtnikaKayıt Tarihi : 9.9.2004 22:51:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Saygılar...
TÜM YORUMLAR (3)