“seni beklerken ben, dururdu akrep, dururdu yelkovan
saksıdaki çiçekler açmak için hep yolunu gözler
kuşlar, en güzel şarkılarını senin için saklar
güneş, gülümsemek için gözlerini beklerdi”
ne çık git kampanasıydı yaşamımızda çalan
ne bir siren sesiydi, düşlerimizi korkuya uyandıran
bilemezdim, yani hiç hesap etmemiştim
bir sokak lambası gibi yalnızlaşacağımı
sensizliğe düştüğüm an
umutlarım var demiştim, nasıl olsa daha zaman var
şebboylara geç sayılmaz yani, sonrada Kasımpatılar açar
hatta rrguvanlar bile ama nergisleri göremedim mevsiminde
bir telaş koştum durdum ruh gibi, oradan oraya ne olduysa
ama ben yoktum, sadece senin özlemin vardı yanımda oysa
kendimi aradım durdum çaresizce, hatta kavga bile ettim
önüme gelen her şeyle, en çok da tanımadığım kendimle
kitaplarda aradım, şiirlerde, ne bileyim işte, bir fincan kahvede
bir bardak çayda, hatta ellerimle yaptığım taze ekmek kokusunda
yoktum
aynaya her baktığımda silik bir tebessüm
mahzunlaşmış bir çift gözdü karşılayan, kurgulardaki bizi
bakmaya cesaret edemediğim ama hissediyordum işte
ben değil, biz vardık orada, ya da biz olmalıydık
böyle kavilleşmiştik, sonsuzluk ülkesine birlikte yürüyecektik…
ve bilirdim, hissederdim beni izlediğini bir yerlerden
işte o an nefesim daralır, boğazıma düğümlenirdi her kelimem
bilirdim, ne kadar bekletsen de gelirdin sonunda ama
ben hep mahzunlaşır, hep seni özlediğimi düşünürdüm
kısacası özlemin bir adı da hüzünse eğer
anladım ki; seni özlemek, bir garip hüzünmüş meğer
26.12.2011
Hatice AkKayıt Tarihi : 12.7.2015 18:17:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
![Hatice Ak](https://www.antoloji.com/i/siir/2015/07/12/seni-beklerken-ben-2.jpg)
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!