Bazen sana olan özlemin sınırlarının sonuna dayanıyorum. İçim içime sığmaz taşarken, hiç beklemediğim bir anda çıkıp geliyorsun. Sadece bir kelimeye özlemini katık ediyorum. Sana ne kızabiliyorum ne de kızmış olsam bile bunu söyleyebiliyorum seni sen olarak kabul etmişliğimle. Ne eksik ne fazla göründüğün gibi... Sessizce akıp gidiyor zaman, sessizce seviyorum seni. Ne zaman sesli düşünüp sesli sevsem, sesim kesildi. Senin hislerin benim düşlerim sessizce karışıyor birbirine, sessizce bir oluyoruz. Biz en çok sessizliği seviyoruz bizi biz yapan yanlarımızı içine katışlarıyla... Seviliyorsun sessizce, seviyorsun sessizce...
Çiçekli badem ağaçlarını unut.
Değmez,
bu bahiste
geri gelmesi mümkün olmayan hatırlanmamalı.
Islak saclarını güneşte kurut:
olgun meyvelerin baygınlığıyla pırıldasın
Devamını Oku
Değmez,
bu bahiste
geri gelmesi mümkün olmayan hatırlanmamalı.
Islak saclarını güneşte kurut:
olgun meyvelerin baygınlığıyla pırıldasın
Bu şiir ile ilgili 0 tane yorum bulunmakta