Ey zaman...
Dur dinleneyim biraz.
Ayrılmamam gereken anlar var arkada.
Dur uzun sürsün oralar.
O mutlu anlar.Saf anlar.Güzel anlar.
Gülümsemenin bambaşka olduğu anlar.
Bir müziğin tınıdır.
Kanımıza damla damla karışan;
Sarhoşluk kadar güzel.
Doldur boşluğu kadehe.
Delirsin esen rüzgar...
En karanlığında gecenin,
Dün iki şiir yazdım.
Çarşı pazarında dostlara okuyacaktım.
Sarıldılar boğazıma,
Sardılar kalbimi.
Kalbimi...
Bir kalabalık gördüğümde,
Hindistan insan yüklü trenle gelir,
Mahşeri kalabalık,
Korkunç hiçlik…
Bilmem neden niçin?
Gelmez hiç kalabalık Çin,
Bir kalabalık gördüğümde,
Hindistan insan yüklü trenle gelir,
Mahşeri kalabalık,
Korkunç hiçlik…
Bilmem neden niçin?
Gelmez hiç kalabalık Çin,
Bu gece uzun olacak,
Arda bir yağan kar..
Yaşıyorum soğuğu..
Bu gece uzun olacak,
Yazarken ellerim üşüyecek.
Soğuk yetmezmiş bir de karanlık gece de ne uzadı.Üstüne kar dostları ziyarette..
Zor zamanlarda yetişirmiş güzel şeyler.
O zor zamanların birinde,
Yanık kibrit çöpü ile yazılmış.
Şiiri aramak ile geçti ömrüm.
Kalemi olmayan şair,
Aniden;
Gündüz geceye döndü.
Küçükken korktuğumuz.
Büyüyünce görmediğimiz.
Kara bulutların altında, bir kırlangıç sürüsü.
Kışları hiç mi hiç sevmedim.
Göçebe kuşlara özenirim,
Yazına da kızacağım şimdi.
Neyse esas ne bilir misiniz?
Ne yaz, ne kış..
Mevsimden değildi bizim mutsuzluğumuz..
Gece her zamanki benzer gece...
Boğuluyorum yine de sessizim.
Geliyor tam ağzıma bir iki hece,
Tarif edemiyorum ızdırabımı çünkü kimsesizim.
Kızgınım...
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!