İstiyorsun ki,
O geri dönsün,
Dönmez efendim
İçtiğim çayın şekersiz
olduğunu bilmiyor ki,
Sen istiyor diye,
Anladım ben seni,
Vicdanlıyım diyorsun da;
Yolda giderken dalda ki kuşlara,
Sapanla taş attın.
Kediyi sevme bahanesi ile,
Kaç kez tekmeledin.
Tanrı misafiri geldi dün akşam,
İlizyonistmiş...
Şapka altından,tavşan çıkaranından,
Mendilinden, gül yapanından,
Güvercini kanatlandırıp uçuranından,
Sana atamadığım adımlarımı,
Güneşin olduğu yerde,
Rahmet vardır.
Rahmetin olduğu yerde,
Su vardır.
Suyun olduğu yerde,
Hayat vardır.
Gözün kapalıyken de görür düşünürsün.Kalbin her zaman açıktır.Varlığına da, yokluğuna da. Diyeceğim o ki; Sen iste yeter ki. Zaman la gözün görmediğini yüreğinle de hissedersin.
Sana birisi çıkıp şerefinle ölmenin ne olduğunu anlatmaya çalışsa da,anlatılanlardan ne demek istediğini anlamadıktan sonra, sen kafanı yine kumlara gömersin.
Savaşı çıkaran zalimlerin çocukları değilde,nedense hep garibanların,çocukları önden gider,Göğsündeki acıyı,nefeslerin daralmasını,yine ilk anne babalar hisseder.
Yaşantını başkalarının iradesine bırakma. Bırakırsanda,O sana aitlik ten çıkmıştır. Benim hayatım demekte zorlanırsın.
Ellerin var ama, yetmiyor,
Gözlerin uzağı,seçemiyor,
Neyin var diye,soramıyorsun,
Kıymetliniz yanı başınızda,
gidip kapısını çalamıyorsun,
Unutmayı denesen yapamıyorsun,
Gönlümün sarrafına paha biçilemeyen
Dünyalar tatlısı"Gül'üm"
Güzelliğin kadar aşk'sın
Sıcaklığın kadar doğalsın
İyiniyetli sevgiler üzerine salıncaklar kurduğum
Denizin,mavi ummanı gibi,uçsuzsun,
Temmuz gecesini bilirmsin?"Gülüm"
Gökte yıldız,karşmda deniz,kapalı
mavi,ruhumda sen gizlisin,
havada ötüşen martı sesi,
nefesimin içe doğru çekilmesi,
karşımda koca salon,düğün geçesi,
Ya çok seversin,
Ya da,hiç sevmezsin,
Biz,imkansız denileni sevdik,
Ortası yok,ayarı yok sevmelerin...
Ya gülü seversin,
Kaçıncı ayrılık bu,
Kaçıncı infaz edişin beni,
Sensizken dökülen yaşlarımı,
Bölük pörçük ağlayışlarımı görmedin,
Mendili alda siliver şimdi....
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!