Gençliğine güvenme,ne gelir elden,
Kimler mutlu etmişsin ki,ezelden,
Geçmiş ömrüm,ne eylersin dilden,
Terk eylersin diyarı,bilmem nereden...
Gözlerin uykuya dalar,
Dağlarına kar mı yağdı, sevdiğim
Dinlemeden beni, niye kaçarsın
Gözlerinin perdeleri kaldır
Kuşun yuvasına kıyılırmı sevdiğim
Dikenlere direndiğimi görmezmisin sen
Ağacın dallarını çicek basmış,
Mor menekşe tutkum olmuş,
Ne elem var,ne burukluk çimde,
İçeriden yansıyan ışık oluşmuş.
Ne zaman içime çeksem seni,
İstanbul içerisinde dolanır durursun,
Alışverişede gitsen,otobüsede binsen,
Sessiz bankta da otursan,tanıyamam,
Seni çıkaramam,evrenselliğin değişmiş...
İçimdeki bellek ile hafızalarımdasın,
Çok aradı seni bu gözler,
Zorluklar zamanla yarıştı,
Bilmem hangi yerdeydin,
Sensiz çırılçıplaktım gör bak...
Etrafında dönerken sekiz çizdim,
Bırakamadığımdan istiyorum seni,
İşleri dahada kolaylaştırmak gibi,
İnce uzun boyuna vuruldum sanki,
Bırakta derin,derin içime çekeyim seni.
Sağ elim soğuksa,sol elime bak bir,
Sevgiye açılacak kucak ararken,
Kuruttun saçaklarımı,tutmak isterken,
Tohumları cansız kaldı bedenimde,
Bilmem neyaparım,yarı uykulu gecede.
Çaresizliğim çakıl taşı gibi ezik,
Ressam olup,heykeltraşlar yapsam,
Kır boyalı manzaralı,resimler çizsem,
Sanatı ve zanaatkarı mı, icra etsem,
Bir çare vaziyette,parmakla gösterilsem,
Hakikatimin varlığını anlamaz insanoğlu...
Beynimin derinliklerindeki,
Yankıyı duyabilirmisin,
Kendimden geçmişliğimi,
Kayıp zaman meçhullüğünü,
Neleri gizledim ben,
GÜL bahçesinin altında
Benim dediğin bu topraklar,
Aslında senin değil,
Arkasındasın deli çağının,,
Tarifsiz kapısındasın zamanın.
Koluna taktığın o pazar çantası,
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!