Hakkı bilsin aklıselim, adım izinde kalsın
Leyl'ü nehar masivayı, koymasın hiç yadına
Zikre girsin kalbi selim, adım tozundan alsın
Dünya denen bu rüyanın, hiç kanmasın adına
Gönül çağlamış, söz bitmiş ise
Dil kendini ne sanar? Ey usta!
Ömür ağlamış, öz gitmiş ise
Kul kendini ne sanar? Ey usta!
Çabucak geçer, kılıç yarası
Kaldırım taşları akşamdan kar'lı
Çok içlenip doldum Erzurum'da ben
Nineleri hatun yüzleri nur'lu
Hayâllere daldım Erzurum'da ben
Lalapaşa mağrur, velâkin mahsun
Zaman eritiyor herşeyi
Derdi,neşeyi,kederi
Bilmedim kıymetini
Aradım o günleri
Gök mavisi zamana
Buz mavisi gönlümü
" varlığımın darlığını,
gözlerimin körlüğünü,
yar'ımsızlık yarlığını düş/t-ümde gördüm "
git-gellerim sensizlikte çoğaldı
gel-gitlerim sosuzlukta boğuldu
Duyduğum bu sesler; Her gün Allah’ım?
İnletir bağrımı,benden habersiz
Çekmekmiş çileyi buymuş günah’ım;
Ağlarım öylece,derinden sessiz
Nereye gittiysem; çekildi perde!
Bi çare şu gönüller, kavuşmalı dermana
Yürünmeli bu yollar,sokaklar aşınmalı!
Yitiğim beni bulun,diye haykırır manâ
Mesafeler geçilip,gerçeğe taşınmalı!
Çıkılmaz o yollardan geçtiğin günden beri
Görmeyi istersen cennetten köşe
Ayağın ulaşsın gel gör Narman'ı
İçinde çağlasın bin türlü neşe
Yüreğin ulaşsın gel gör Narman'ı
Kehribar saçlarını tutan eller nerede
Hangi derman yaradı bakışlarına senin
Bilmem hangi saatte bekliyorsun verada
Gülüşlerin manalı bekleyişin nazenin
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!