Lunaparka gitmek istiyorum.
Atlı karıncaya binmek,
Ve dönme dolaba...
Palyaçoları izlemek istiyorum.
Doyasıya gülmek,
Eğlenmek istiyorum.
Ihtiras dolu aydınlık bir günün vezni ile uyandım sabah.
Göz kapaklarım ağırdı hergünkinden biraz daha.
Ucu bucağı yoktu, içimde ki kırgınlığın.
Geçmemişti besbelli, taşınmıştı yarınlara...
Sedat yaz dedi ve yazdı kalem.
Senin için, duygu yüklü bu cümleler,
Kullanabildiğim ve kullanamadagım tüm kelimeler,
Seni anlatmakta şiir, seni sevmekte dizeler.
Senin için, Notalarını ezberlediğim, klasik besteler,
Sen kokuyor kamelya, rengarenk tüm çiçekler,
Sev, aşık ol mutlu mesut bir süre yaşa.
Istediğin herşey olmuşcasına hür ol.
Sonra bir yel essin yıksın onca güzelliği.
Bu sayede sende anla, güzel görünen sahteliği...
Kafam hafif dumanlı, şiir yazmak çare mi?
Sahte sevgili ve dostlar, kırdı benim kalbimi.
Öte dursun hayallerim, sönsün tüm ümitlerim.
Ahmaklıktı benim ki, sevdim sahte sevgili.
Gönülden değil sözler, hep burukluk var ışte.
Kalın bir kafa...
Söz geçmez adam...
Burnunun dikine giden ben...
Boş bir sayfa...
Sözcükler, tek bir tutam...
Susmak gerekir bazen.
Susmaman gerektiğini bile bile.
Ama sustuğun için üzülürsün.
Belki geri getirebilirsin gözlerine o sıcak gülüşü.
Ama fırsat bulamadığın çabaların susturur seni.
Susmak gerekir bazen.
Susmaman gerektiğini bile bile.
Ama sustuğun için üzülürsün.
Belki geri getirebilirsin gözlerine o sıcak gülüşü.
Ama fırsat bulamadığın çabaların susturur seni.
Yazı yazar gibi yazdım adını kalbime.
Şiir okur gibi sevdim seni.
Mısralara döktüm duygularımı.
Dönüp dolaşıp en başa geldim yine.
Acaba layık mıydın bu sevgime?
Anlamını bilmediğim kelimeler türeterek, cümleler oluşturmaya çalışıyorum.
Birbirinden kopuk, oldukça sıradan cümleler.
Duygu yüklü şiirler yazmak yerine,
Sıradan vasat şeyler yazıyorum.
Ve bakıyorum ki sıradan yazdığımı düşündüklerim, aşırı duygu yükleniyor.
Bazen kafiye arıyor gözlerim,
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!