Çayından dolu bir yudum aldı. Ilınmıştı. Elinde bardak, “Büyük bir kentin,” diye fısıldadı, “daracık bir sokağındadır bütün yaşantım.” Bir içişte bardak yarılanmıştı. Kaşığıyla bardağın ağzını kapamaya çalışıyordu. Bırakır bırakmaz dengelenemeyen kaşık bardağın içine düştü. Sesi güçlendi; “Bütün yaşantım, bütün! ”
Sözleşmişçesine üçü de, “ Eee? ” dedi.
Birinin sağında, öbürünün solunda onca yer olmasına karşın bitişik sandalyelerinde omuz omuza oturan iki yaşlı, “Eee? ” diye üsteledi.
Sevgilerimiz sevişsin
Bırak
yayılsın
doldursun evreni
Yaşamın içini
Öncelikle
Bir gün sana şiirden söz edecekler
Günün birinde renklerle tanışacaksın
Bir ezgi fısıltıyla alıp götürecek seni
Doğa eşlik edecek duygularına istemesen de
Her gün birileriyle tanışıp
Gece gündüz onlarla olacaksın
Diriyle de ölünür
ölenle de
Cennetmiş
Cehennemmiş
Araf
Bilsem ki yanına geleceğim
Yarını meleyerek bekleyecek değiliz
Hazır bağlanmışken aynı ağaca
Gel çıkaralım anın tadını
Az sonra gün doğacak
Boşa giden yıllara ah’ lar akacak
YA YİNE
BİR TANEM
Yaşadık uzaktan hep baş başa
Hiç değilse’lere katlanarak
Şeytanın bacağını kırıyorum bugünlerde
ha bire
ha bire
Yılların tabusu
yılların savsaklığı
çekingenlik
SOLUK SOLUĞA SEVGİLER
Sevgimi alıp birden
Saplıyorum benliğime
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!