tuvalde, tablo
palette tek renk
siyah...
fırçada iki damla,
kan ve nufte
oralarda da mevsim hep güzün mü anne
geceler bu kadar uzun mu anne
sevinçler bile hüzün mü anne
oralarda da beyaz önlüklüler var mı
kesip biçip dikiş atıyorlar mı
çokk yoğun bakıyorlar mı anne
zevki bekletmek
cennet bu olsa gerek
heyhat,
dudak unutmuş mu? ne, öpmeyi
şeytan damarlarda kan
anne dendikçe, sızlamasın diye içiniz
simsiyaha sığındım kifayetsiz isimsiz
yeter ki kendinizle barışık olun diye siz
can düşmanım aynalara kör baktım
aşka, sevgiye, sadakata, hor bakmayın diye
çöllerde ayazım
dillerde avazım
nağmedeki sazım
gönlümdeki sızım
heybemde hayalim
dünyam, ahiretim
günahım, vebalim
oldun da herşeyim
olmadın helalim...
simsiyah
Bıraksalar kadını,
sahip çıkacak kendine
o kadar çok sahiplendiler ki
gelemedi kendine
derya oldu taştı, lakin
aşamadı bendini
güneşi bir mezara gömmüşler
sön, ama ısıt demişler
oysa şimdi çölde açan kardelen ihanet
nehir ol, ama akma
oysa şimdi engin bir deniz ihanet
aşktı yağan bulutlardan ıslandım
kurşun yemiş avazımla seslendim
ağlasamda hüznüm ile beslendim
zulamdaki şiirlere sığındım
kanadında sevdalarım emeksiz
kundaksız ve kefensiz
aynalı beşikte zehir emen
düşe kalka büyüyen
dizleri yaralı çocuktur aşk
seri üretim değil, el yapımı aşklar
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!