Saniye Sarsılmaz Şiirleri - Şair Saniye ...

Kara kış dağa kaçacak
Kuşlar yuvadan uçacak.
Bahar geldi gül açacak,
Bülbüle müjdeler olsun.

Güneş doğar pırıl pırıl

Tutuşturur gökleri, kıpkızıl renge boğar
Güne veda ederken, çapkın gülümseyişi.
Ufkundan gözlerime, sonsuz hüzünler doğar
Selamlar ben dostunu, batan akşam güneşi.

Gökten alev yağıyor, yanıyor mavi deniz

Sitem edip karagözlü dilberine,
Karaları döküverdi dizelere.
Vurup Karacaoğlan gönül teline
Sinesinde açtığı yara değil mi?

Bak yine güneş doğmuş, kızıl ufkuma

Uykumu çaldın hırsız gece,
Karanlıklarında erittin.
Rüyamı böldün, hece hece
Keyfimi paramparça ettin.

Niye mahzun böyle, ay dedem

Az vardı binsekizyüzaltmışa
İzmir-Aydın'la başladı yola.
Sermaye yabancı, hizmet dışa
Olsa da, hoş geldi trenler yurda.

Cumhuriyet'imizde ilk yıllar

Halka bakışı, halkın içinden;
Sade kimliği, mavi gömleği,
Başında kasketiyle,
Bir zarif devlet adamı.
Türkiye’min Ecevit’i

Bir koşu gider komşuya
Örtmez kapıyı, aralık eder.
Ayak üstü, geri döner.
Hırsız değil korkusu,
Kedi girer, sütü döker
Mayalamış bir köşede

Yoktu oyuncaklarım,
Gökyüzünden istedim
Ay dedeyi ve yıldızları,
Hiç nazlanmadı.

Çizgiler çektim

Bir esrarengiz bakışa kandım
Önüm açık, yolum düzdür sandım.
Alel acele koşuya daldım,
Taşa takıldım, düştüm galiba.

Kar mıdır yağan nedir üstüme?

Geliyor sonbahar, düştü yollara
Selâm olsun göklere, bulutlara.
Daldı gözlerim, gitti ufuklara
Geçen yıldan borcum vardı kuşlara.

Leylek, kartal, şahin, doğan, atmaca