Bilim denli kendini yadsımaktan ibarettir delilik.
Adamın biri deli miydi, deli?
Tüm aklı müflis tüccar eylemiş miydi?
Deli ise, bilim denli kendisini çoktan yadsımış,
haklı oluşunu,
haksız eylemiş,
yeni düşüne hamak kurup,
yıldızların canına esrik bir uyuşma bırakmasını kendisine hak görmüştür.
(Daha da uzardı ya cümle, susku yaraya neşter.)
Her olasının bir çengel olduğu “belki”li bir yaşamın içicisiyiz canım deli.
Yaşama bırakmış,
bir “sandık” içinde deli kendini.
Sandıklarını öğrendikçe,
bohça bohça dizmiş yanılgılarını.
Çeyizini seven umut delisi yalnızlık misali, açıp açıp sevmiş yanılgısını.
Sandığını vurmuş dışına,
içine atmış kendini.
Dışını içine geçirmiş,
sormuş kendine yanıtı belli,
en açmaz soruları.
Düğümlenmiş, bağlandıkça bağlanmış deli.
Hadi deli,
Hadi can deli,
Hadi canım deli…
Suskudan bir gemi biçelim,
iç denizimizin fırtınasında,
gözlerimizi mıhlayalım umuda.
Umduğumuz hiçbir şey yok iken soframızda,
ummadığımızca yıllanmış nar taneleri salkıma dursun içimizde.
Üzüm sandığımızca karşı koyamayalım canın uyuşmasına.
Gidelim,
söz katarının sonundaki çengele,
asalım kendimizi olmanın en ham bağına.
Evham yok,
esrimiş mağaranın duvarlarında.
Unuttuk deli beyliğimizi, hanımlığımızı.
Han sarhoş der ya ozan,
ozan derya,
el çeksin ölmeye dair tüm her şey üzerimizden.
Can cana olmayı göze almışız ya canım deli.
Susku kırsın gereksizce uzayan her bir cümleyi,
dümeni yok ki bu geminin,
nerede sabah orada bir ah.
Gel deli,
Gel can deli,
Gel canım deli…
Deliliğimi gizleyen sabahı,
gece mavisine boya.
Saçının her bir teli ile zincire vur kendini.
İlk şarabı unutsun güz’elliğimiz,
hayatın serabı olsun mezemiz.
Mağaramızda şar yok,
ab-ı şar içinde ilkelliğimizin.
Yaman çelişki öyle mi deli,
bu ne yaman çelişki dediğince şairin, yamansın çelişkilerimizle yaralarımız,
içtikçe canım deli.
Akla sığmasın,
gündüzün zifiri karanlığında,
kentin göbeğindeki mağarada, kaybolduğumuz,
içtikçe kendimize geldiğimiz.
Evren sandığımız ne varsa,
yaşamak sandığımıza tıkalım mı deli?
Kendini bilmez der akıllılar bir birlerine. Deliye demezler.
Deli kendini bilir de, deliyi bilmezler.
İçtikçe kendimizi bulduk canım deli. Deliliğimizi resmettiğimiz o gaip resimde, kayıbız deli.
Yüreğime basıyorsun deli,
çekmem yüreğinden yüreğimi…
Çengel,
Sen gel oldu,
ayraçtaki iki kanatlı tek noktada...
Uçar mı ki?
Gerçekte iyi hâli var,
Sandıklarımız...
Çakılır mı ki?
Masalımızdaki,
Uçan hâlimiz...
Kayıt Tarihi : 2.8.2022 22:16:00
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!