Şan-ı Çanakkale Şiiri - Mustafa Akgünlü

-Şanı büyük Çanakkale Zaferimize atfen-

Unutkan nesl-i hazırın her sıkıldığında canı,
Açıp bakmalıdır,tarihin sarı sayfalarını:
Görecektir ecdadının o müdhiş direnişini,
Canı pahasına ağyâra geçit vermeyişini!

Asrın harbi deniyor ya askerî meselelerde,
Doğruluk payı çoktur elbette değildir beyhûde!
Keza tarihte az rastlanır eşine bu zaferin,
Kurşunlara karşı,süngüleri vardı het neferin!

Savaş uçaklarına karşı iman dolu göğüsler,
Hiç görülmüş mü ki garpta,böyle savaşan askerler!
"Bu boğaz birazdan geçilecek."dediğinde Churchill
Aslanlar haykırdı:"kim geçecek,bu bir oyun degil! (Kıtanın aslı için lütfen hikâyeye bakınız)

-Geçebilmek için- su gibi kan akıtırken Anzak,
Şûheda kanlarıyla sulandı baştan başa toprak!
Buna rağmen korkmayıp aslan yürüdü üstüne,
En sonunda,vurdu darbeyi İtilâf'ın kalbine!

Oysa bir lokma yememiş;mühimmat desen zaten yok!
Düşmanlarınsa mühimmatı bol,karnı her daim tok.
Ve yağdırmaya başlarlar, yağmurlardan çok mermiler,
Ancak arslanın duruşu karşısında dünya titrer!

Koca Yusuf,imanla kaldırdı yüzlerce kiloyu!
Yükleyip sırtına,namluya yerleştirmişti topu.
Altmış iki kişi ve başlarında Yahya Çavuş'la,
Sadece altmış üç kişi, savaşırdı üç alayla!

Bu destanı anlatmakta kifayetsizdir mısralar,
Hezeyana uğratıldı o gün sayısız kıtalar.
Büyük bir tokat indirdiler İslâm düşmanlarına!
Aldırış edense yoktu o gün akan kanlarına.

Şehâdete yürüdü o gün bizler için tüm canlar,
Denizden,karadan,havadan ölüm saçan düşmanlar!
Toprak ve ağaçlar kanlarla kırmızıya örtündü,
Ve ardından mavi deniz kızıl renge büründü!

Oluk oluk akarken toprağı sulayan şanlı kan,
Tüfeklere,zırhlılara göğüs gererek kahraman:
Kazandı o gün İtilâf'a karşı büyük bir zafer,
"Bize haramdır izmihlâl!"dedi şanı büyük nefer!