Salkim Sevdalara Şiiri - Seyfi Karaca

Seyfi Karaca
5099

ŞİİR


14

TAKİPÇİ

Salkim Sevdalara

Kendi yoluna giden sonsuzluğun
Bir damla suya kanarak çağıl çağıl nehirleşen can sağlığında doğan ve dirilen
Işığın rengini bulmuş boyanmış gibi milyonlarca bilinmezin gizemli koynundan
Saklı çeyizlerini göstermeye durmuş dünyaya çıkar gelirsin hem sonra şebnemlerle uyanmış sabaha
Ormandaki kimselerin uğramadığı kulubeye, dağın ucundaki buluta, gökkuşağındaki alaca aydınlığa dolar donanırsın
Kelimelerin anlamları kadar suskunluğu çözer çalkalanır
Uçurtmaların dengiyle kanatlanan kuşlara arılara kelebeklere
Tarladaki ırgarlara
Yeşeren süslenen bayıra yola yamaca toprağa buğulanıp tüten cemrelerin yol arkadaşlığına deli divaneleşirsin
Aklın bir tutam deli, fikrin koskocaman aşk ve sonsuzluk
Kol ve köstekli saatlere bakmaksızın senden düşen dökülen gölgelerle uzakların bile kendini bilmediği
Nazlı güzelliklerden körpe tomurcukluğuna tanık seni kayda geçer tenine dokunduğun her şey
Keşfine çıktığın seyrüseferin saksı çiçekleriyle tanışırsın, sokak lambalarıyla konuşursun ve sebep o sebep..
Seni senden mükellef bilir kutlu mektubunu müjdeleyerek teslim eden aşk, sana yüklediği yürek çırpınışlarıyla
İyisiyle kötüsüyle
Tasasıyla sevinciyle
Hasretiyle sevgilisiyle rüyasına seni götürüp gezdiren doya kana düştür ömrün, taa emziren kundaklardan
Dur duraksız dolu dizginlere gül bahçesinden gelincik bozkırlarına çocuklaşır insana karışır kalabalıklaşırsın
Yaz gelir güz gider kış gelir,
ilkbahar sonbahara, hırçına durguna yorguna seni senden haber ederken
Uçsuz bucaksız bir salıncaktır sarkacına her yerden biner inersin
Ve seninle oynayıp eylenen sihirli büyülü bir saklambaçtır, her yerden duyulur görülür ağlar gülersin
Senin aynanda bakar tanır kendini yedi iklim ve dörtmevsim,
Gün çavdıkça güneşleşirsin
Yel estiğinde engel tanımaz ferman dinlemez asi bir fırtınaya poyrazın pusulası olursun
Dal kurudukça yaprak soldukça zembereği boşalan saati çalar yolcusuna hancı dünya kapısı, kuşlar göçer
Sen göçersin
Grileşir boşlukta uçurtmasız ve kırlangıçsız dolanan gökyüzü ihtiyara meyil sarar devir devran
Çığ düşer devrilir yitiğe aralığa ve yalnıza varır
Camlarda hınca hınç yağmur yağmura akan bir gözyaşı gibi
Öyküsüne karıştığın dünyadan usulca süzülür gidersin

Aralık/24

Seyfi Karaca
Kayıt Tarihi : 29.12.2024 17:44:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!