Künt bir akıl oyunu bozdu bünyemi
Yalan yanlış doldurdum künyemi
Gereksiz şeylerle geçirdim dünyamı
Rahat olmak düşmez bana ukbada
Geçmeyen zaman bana azaptı ancak
Özlemek, sana kavuşamamak
Nasıl bir şey, yüreğime sor
Hasretinle yanmak; sen yokken
Hayattan tat almamak
Nedir bana sor
1989'da Çorum'un Osmancık'ında doğmuş bu beden
Adına Salih yakıştırılıp koyulmuş ezanla
Allah birdir öğrenmişiz ilk nineden dededen
Çocuğun ne işi olur daha o yaşta anlamla, izanla
Daha okula gitmeden öğretmişti babam
Karanfil kokulu bir manzara çizer ressam
Aydınlık, güneşli, mutlu bir gün tuvalde
Gören ne anlarsa benim de odur hissem
Sebebi sorulur mutluluğun ressama sualde
Basittir cevap; üç harf, der, nedeni
Elim bir eziyetle doğdum ben
Hep hasretle büyüdüm.
Kah bir sokak lambasının altında
Kah bir köşe başında uyudum
Ben hasretim herşeye
Mikroplar organizmama oldu sarkıntı
Bu bendeki yanlış bir takıntı
Bir çok sistem beni mikroba karşı sakladı
Yine de yenik düştüm hastalığa
Bir soğuk rüzgarın vücudu titretmesi
Mevsim hazan, değmesin rüzgar
Haber etmeyin görmesin yâr,
Bir kuru yaprak düşer gibi dün
Yüreğim düştü, bedenim hüzün
Hiç bakmadan ardına, yol boyu
Feleğin sardığı bedenler topluluğu
Bedenimin aleladece ruhumdan kopukluğu
Sardı dört bir yanımı felek sinsice
Şeytan en şirretçe oyununu oynadı, hem de gizlice
Uğraşmak nice dünya ehli mahlukatla
Ben böyleyim diye mi göremem sizi
Yıldızlar size söylüyorum nerdesiniz
Bıraktınız dertlerimle baş başa beni
‘namaz’ dedi Rab, kurtuluş yolunuz
Şu secdem olmasa nasıl af dilerim
Af yoksa ahrete günahkar giderim
Fanidir aldırma dünya denen zorbaya
İyilik azığını doldurmak gerek torbaya
Hayat ölümlü, beden ölümlü, oysa ruh ebedi
Merak etme herkes gibi yine gömerler cesedi
Bak! Alem görsün gözün, kalktı perde
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!