Bu bela virüsün ne yapacağı,
Hiç belli olur mu dostlarım benim?
Kimlerin nereden ne kapacağı,
Hiç belli olur mu dostlarım benim?
Bir saat sonramız garanti değil,
Bağlayan Hak ise ilmik olsa açılmaz,
Hak'kın kudretinden hiç bir yere kaçılmaz,
Güç ve kuvvet sahibi yalnız Cenab-ı Hak'tır,
Rabbimizin bereketi fuzuli yere saçılmaz.
Açmak murad etmişse hiç bağlayamazsın,
Yürek burkan bir yer, soğuk bir mekân,
İlaç değil hüzün kokar hastane.
Sunulur hastaya her türlü imkân,
Yine de içimi yakar hastane.
İlaçlara kaygı ve gam karışır,
Hastane odasında bir adam
Amansız hastalığın pençesinde
Dudaklarında dua mırıltıları
İçini kaplayan büyük endişe
Ve gözünde zayıf ışık pırıltıları.
Bugün zihin dünyamda ne hayaller canlandı,
Kalbim, ruhum dinlendi, gönül dünyam şenlendi.
Düşündüğüm şeylerin hayali bile güzel,
Her biri anlamlıydı, her biri bana özel.
Gençliğin elinden uçup gitmeden,
Dünyada sınavın henüz bitmeden,
Ölüm meleği öbür tarafa itmeden,
Ahiret hayatına hazırlan da gel.
Kefen denen beyaz örtü giymeden,
Hastalığa çaredir dertlerimize deva,
Gece gündüz her daim yanımızda hekimler.
Her şeyden önemlidir sağlık olunca dava,
Büyük devlettir sıhhat, canımızda hekimler.
En küçük hastalıkta koştuğumuz kişidir,
Mağfiret, fazilet, esenlik sende,
Hoş geldin ayların şahı Ramazan.
Seninle bereket olur evrende,
Hoş geldin ayların şahı Ramazan.
Yolunu gözledik hasret, özlemle,
Gönüllerimize büyük huzursun,
Ruhlarımıza sen sevinç, sürursun,
Her zaman bizlere övünç, gurursun,
Rabb’in bereketi, rahmeti yağmur.
Bir gün geldin ama güller açmadı,
Osmanlı Devleti’nin buhranlı dönemiydi,
Devlet için halife, oldukça önemliydi,
Ağır hasta devletin, bulunmaz keremiydi,
Cennetmekân Padişah, Sultan Abdülhamid Han.
Düşmanların devleti kuşattığı zamandı,
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!